Anlatmaya Devam Ediyoruz
Bir önceki yazımıza “Zeki olmanın dayanılmaz hafifliği ve Ezoterik örgütleri idrak etmenin farkındalığı…” diyerek giriş yapmış “mantığı “Piyonları, vezir olma hayalî ile kandırmazsan şah için ölecek adam bulamazsın.” Diyerek sonlandırmıştık.
Genel anlamda bizlerin hayatı çok kolay anlaşılır ve basitçe dizayn edilmiştir.
Bizler bu basitliği kabul edemediğimiz için sürekli olarak hayatımızı zorlaştıracak problemler üretiriz.
Doğarız-yaşarız-ölürüz bizim yaşam formülümüz bu kadar basittir.
Yaşamımız güneşe endeksli bir gezegende fotosenteze bağlı olarak programlanmıştır.
Bu program belli bir frekans aralığında belli titreşimler ile kullanılan enerji ile sağlama alınmıştır.
İşte bu basitlik bize kabul edilemeyecek kadar tuhaf gelir ve yarattığımız problemler ile mücadele ederken hayatımızı heba ederiz.
“Bir dostumun dediği gibi” Bunun sebebi belki de bizim aslında birilerinin “Metaverse/Sana Evren hayatlarının Avatarı” Olma ihtimalimiz…
İşte Burada devreye Bilgi ve Bilgiye sahip olanlar ile bilgiyi kullanma şekilleri devreye giriyor.
Ortada bir bilgi birde bilinçli olarak ortaya çıkarıldığına inandığım bilgi kirliliği var.
Günümüz konjonktürünü de göz önüne alarak örnek vermek gerekirse; Yukarıda “yaşamımız güneşe endeksli bir gezegende fotosenteze bağlı olarak programlanmıştır.” Demiştik.
Son dönemde iklim üzerinden merkezinde güneş olan bir sürü bilgi dolaşıyor etrafta değil mi?
Şimdi bilgilerinizi kontrol edin ve etrafta dolaşan bilgileri de göz önüne alarak fotosentez hakkında ne bildiğinizi ve bu bilginin ne kadar doğru olduğunu düşünün…
Öğrendiğiniz fotosentez bilgisinde “yeşil bitkiler klorofil sayesinde güneş enerjisini kullanarak oluşturduğu kimyasal reaksiyon sonucu ortaya canlıların yaşaması için gerekli oksijeni çıkarır” idi değil mi?
Peki eğer bu doğru ise burada bu işleyiş ile ilgili bir takım bilgilerinde daha olması gerekmiyor mu?
Ben kafama takılan bu soruların cevabını M.Muzaffer Suar Hoca’nın IŞIK isimli kitabını okuyunca bulmuştum…
O nedenle bana küresel ısınma vs üzerinden anlatılanlar çok inandırıcı gelmiyor.
Burada anlatılması gereken “Yaşamımız güneşe endeksli bir gezegende fotosenteze bağlı olarak programlanmıştır.” Dengesinin bozulmasına sebep olan etkenler olmalıdır.
Aslında bunu da bu bilgi kirliliği içerisinde veriyorlar ama genele değil özele hitap eder şekilde…
“İnsan Sayısı” üzerinden ortaya atılan ve komplo teorileri sayılan söylemleri Covid-19 yoğun dönemini hatırlayın…
İşte bunların farkında olup seçkinler ile bir arada olmayı hazmedecek bir Ruha ve Cehaletten mutluluk çıkaranlara katılacak vicdana sahip olmamak ile ortaya çıkan yalnızlığa sebep olan Zekâ sahibine ceza gibi geliyor…