Dilan Polat’a 'İzinsiz Mektup' Sorgusu!
"Ajandaya hislerimi yazdım!"
- | Son Güncelleme:
- | Yeni Günaydın
Silivri Marmara Cezaevi Savcısı, cezaevi yönetiminden izinsiz dışarıya mektup gönderen Dilan Polat’ın ifadesine başvurdu. Polat ifadesinde, ‘Hislerimi avukatımın ajandasına yazdım. Mektup değildi. Hislerimi yazdım. Ayrıca yazdıklarımın paylaşılacağından da haberim yoktu’ dedi. Cezaevi yönetiminin mektubu dışarı çıkartan Avukat Enes Çetinkaya ile ilgili de işlem başlatacağı öğrenildi.
MedyaRadar’dan Ercan Öztürk’ün haberine göre, ‘Kara para aklama’ suçlamasıyla tutuklu bulunan Dilan Polat,- Engin Polat çiftiyle ilgili hazırlanan 75 sayfalık iddianamenin yankıları devam ediyor. 8 aydır Marmara Cezaevinde tutuklu bulunan Dilan Polat, hazırlanan iddianameden sonra hislerini kaynanası Şükran Polat’a gönderdiği mektupla paylaştı.
Adeta bir basın açıklamasını andıran mektup, sosyal medyada paylaşınca ortalık karıştı. Cezaevi yönetimi, mektupla ilgili iç soruşturma başlattı.
HİSLERİMİ YAZDIM, PAYLAŞILACAĞINI BİLMİYORDUM
Normalde tutukluların gönderdiği mektuplar cezaevi görevlileri tarafından okunduktan ‘Görülmüştür’ damgası vurulduktan sonra dışarıya çıkarılır. Dilan Polat’ın üzerinde ‘Görülmüştür’ damgası olmayan mektubuyla ilgili olarak önce cezaevi personelinin savunması alındı. Dün de Dilan Polat cezaevi savcısına mektupla ilgili ifade verdi.
MedyaRadar’ın ulaştığı o ifade, "Ben herhangi bir kimseye mektup yazmadım. Ben sadece hislerimi avukatım Haydar Enes Çetinkaya’nın ajandasına yazdım. Yazdığım sayfanın birilerine gönderileceğini ve bunun paylaşılacağını bilmiyordum" dediği öğrenildi.
HEM SANIK HEM AVUKAT!
75 sayfalık iddianamenin 22’nci sanığı konumunda olan Haydar Enes Çetinkaya, “Örgüt üyesi olmak” suçundan gözaltına alındı. Dört günlük gözaltı sonrası serbestt kalan Çetinkaya, Polat çifti arasında günlük haberleşme kaynağı oldu. Dosya üzerinde gizlilik kararı olduğu günlerde bile haftanın yedi günü Dilan Polat ve Engin Polat’la görüştüğü ortaya çıktı.
Dilan Polat’ın koğuşa sadece yatmadan yatmaya gittiği öğrenildi. Sabah 08.00’de cezaevine gelen Çetinkaya gece 24.00’te evine gidiyor. Dilan Polat neredeyse günün büyük bölümünü avukat görüşme odasında geçiriyor. Dilan Polat’ın her anının sosyal medyada paylaştıran, dışarıda olup bitenden Polat’ı haberdar eden kişinin de yine Çetinkaya olduğu ileri sürüldü.
Dilan Polat’ın dışarıyla iletişimini sağlaması için görevlendirilen Çetinkaya, cezaevi yakınında ev kiralamış. Çetinkaya ile ilgili iddialar bununla sınırlı değil. Sürekli olarak Dilan Polat’ın intihar edeceği söylentisinin kaynağının da yine o olduğu iddia edildi. Çetinkaya, sosyal medyada paylaşılanları, hakkında yapılan haberleri ajanda vasıtasıyla Polat’a ulaştırdığı öğrenildi.
İDDİANAMENİN 22’NCİ SANIĞI!
Haftanın yedi günü Marmara Cezaevi'nde Polat’ı ziyaret eden Çetinkaya, geçtiğimiz hafta hazırlanan iddianamenin 22’nci sanığı konumunda bulunuyor. Çetinkaya ile ilgili iddianamedeki suçlamalar ise şöyle:
1- Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma, 2- 7258 Sayılı Futbol Ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis Ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 5/1-b ve 5/1-c Maddesine Muhalefet (Yurt dışında oynatılan spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis ya da şans oyunlarının internet yoluyla ve sair suretle erişim sağlayarak Türkiye’den oynanmasına imkân sağlamak, Spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis ya da şans oyunlarıyla bağlantılı olarak para nakline aracılık etmek), 3- Suçtan Kaynaklanan Malvarlığı Değerlerini Aklama (Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini meşru bir yolla elde edildiği konusunda kanaat uyandırmak maksadıyla çeşitli işlemlere tâbi tutmak ve malvarlığı değerlerinin gayrimeşru kaynağını gizlemek)
BENİ BURADA ÖLÜME TERK ETTİLER
Dilan Polat’ın soruşturmaya konu olan mektubunda şunları yazdı: "Kamuoyuna zulüm ediyorlar. Bizi haksız yere çocuklarımızdan ayırıyorlar. İddianamede tek bir delil olmadan yargılanıyoruz. Hiçbir suçumuz yok. Eziyet, zulüm ediyorlar bize. İddianamede sadece yalancı tanık beyanları ile aylarca daha çocuklarımıza hasret kalacağız.
Beni burada ölüme terk ettiler. Bana bir şey olursa eğer ki artık yaşayamıyorum, hakkım hiçbirine helal değil. Çocuklarımın hasretine dayanacak gücüm, tek bir günüm bile kalmadı. Bu haksızlığa artık dayanamıyorum. Hakkımı helal etmiyorum. Allah'ınızdan bulun. Çocuklarımdan ayrı ölüyorum. Haksız ve suçsuz yere burada bizi ayırdınız.
Aileye örgüt dediniz. Aile şirketini örgüt yaptınız. Kara para dediniz. Alnımızın akıyla çalışıp kazandığımız paraya kara dediniz. Tüm raporlar geldi. Zulüm ettiniz bize, medya baskısı dediniz. Bir gecede iftiralarla evimizden ayırıp video, fotoğraf çekip medyaya paylaştınız.
Eziyet ettiniz bize başından beri. Özgürlüğüm önemsiz. Evlatlarımızdan ayırdınız haksız yere, suçsuz yere. Hala da devam ediyorsunuz, sonu gelmiyor. Bir anneye bu kadar zulüm edilmez, edilmemeliydi. Tüm raporlar mevcut.
Savcı tahliye talep etti ama haksız yere hala çocuklarımdan ayrıyım. Hakkımı alan kim varsa helal etmiyorum."
YORUMLAR
Yorum Yap