Ukraynalı Esirden Kimyasal Silah İtirafı!

Rus ordusunun Donetsk cephesindeki ilerleyişi, Kiev rejiminin Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’ni ihlal ettiğini kanıtlayan birçok gerçeği de gün yüzüne çıkarırken, cephede bulunan kimyasal laboratuvarda, Birinci Dünya Savaşı'nda zehirli gaz olarak kullanıldığı anlaşılan kloropikrin içeren patlayıcı hazırlandığı ortaya çıktı.

Ukrayna ordusunda Kış Seferi Şövalyeleri'nin adını taşıyan 28. Mekanize Tugay'ın Radyasyon, Kimyasal ve Biyolojik Savunma Birliklerine bağlı asker olan Albert Grigoroviç, Sputnik’e yaptığı açıklamasında, cephe yakınlarında konuşlu kimyasal laboratuvarda, Rus birliklerine karşı kirli bomba üretiminin gerçekleştiğini doğruluyor.

Esir alınan Grigoroviç, Kramatorsk yakınlarındaki kimyasal laboratuvarda, Çasov Yar da dahil olmak üzere cephenin Artyomovsk bölümünde kullanılmak üzere kamikaze insansız hava araçlarında (İHA) kullanılan patlayıcı mühimmata 300 damla kloropikrin damlatılarak kimyasal silah haline getirildiğini itiraf ederken, bu laboratuvarda diğer birimlerin de eğitildiğini kaydetti.

Grigoroviç, ajansa verdiği demecinde şu ifadeleri kullandı:

2024 yılında Kış Seferi Şövalyeleri adını taşıyan 28. Mekanize Tugay'ına bağlı radyasyon, kimyasal, biyolojik savunma birimine girdim. Bu birim, 2024 yılında aktif olarak kimyasal, yasaklı, hızlı alev alabilen İHA’lar için farklı türde bileşikler üretmeye başladı.

Kimyasal laboratuvarın son yerinin Donbass'ta bulunan Kramatorsk yakınlarındaki Sergeyevka mevkiinde sıradan bir müstakil ev olduğunu vurgulayan Ukraynalı esir, orada hazırlanan kimyasal bileşiklerin başta cephenin Artyomovsk bölümünde olmak üzere farklı birimlere dağıtıldığını hatırlarken, ifadesini, “Orada iki kişiyle başladı, daha sonra 30 kişilik bütün bir müfreze bu bileşenleri yapmakla meşgul oldu. Laboratuvar başlangıçta Alekseyevo-Drujovka, daha sonra Kramatorsk'un arkasında bulunuyordu. Rus füzeleri Alekseyevo-Drujovka üzerinde aktif olarak uçmaya başladığında, laboratuarın taşınması için emir verildi” diye sürdürdü.

Grigoroviç, laboratuvarın bulunduğu köyün bombalanması durumunda yerinin hemen değiştirildiğine dikkat çekerken, gizlilik nedeniyle laboratuvarda çalışan askerlerin sokakta sadece sivil kıyafetlerle dolaştığını ve laboratuvara komşu evlerde yaşayanların ne yaptıklarından haberdar olmadığını belirtti.

Kloropikrin bileşenli patlayıcı üretimi için Sovyet döneminden kalan depolardan gelen varillerdeki sıvıların kullanıldığını, dökülen az miktarda sıvı bile öksürme ve kusma gibi güçlü reaksiyonlara neden olduğu için sadece gaz maskeleriyle çalıştıklarını ifade eden Ukraynalı esir, demecini şu şekilde sonlandırdı:

Haziran 2024'te günde farklı tiplerde ve farklı ağırlık kategorilerinde bombalarda kullanılması amacıyla 130 kimyasal bileşen hazırlanıyordu. Bu bileşenler farklı birlik ve taburların emriyle, değişen dozlarda çoğunlukla Artyomovsk ve Çasov Yar bölgesine yollandı. Hatırladığım kadarıyla günde 10 adet kloropikrinli bomba. Sık sık diğer taburlardan, birliklerden askerlerimiz olurdu, onlara patlayıcı fünyelerin ve benzerlerinin nasıl hazırlandığını, kimyasal bileşenin nasıl yapıldığını, tüm üretim süreçlerini öğretmekle yükümlüydük.

Nedir bu kloropikrin?

Kloropikrin, yasaklı bir kimyasal bileşik olarak bilinirken, temas halinde mukoza zarı tahrişi, göz yaşarması, akciğer ödemi gibi zehirlenmelere yol açabiliyor.
Bu kimyasal bileşik, yüksek dozlarda ölümcül nitelik taşıyor.

Temmuz ayında konuşan Rusya Silahlı Kuvvetleri Radyolojik, Kimyasal ve Biyolojik Koruma Birliği Komutanı Korgeneral İgor Kirillov, Ukrayna ordusunun Donetsk, Bogdanovka, Horlovka, Kremenna ve Artyomovsk yakınlarında klorasetonla karıştırılmış kloropikrin kullandığını bildirmişti.

Bu veriler bölgede görev yapan askeri sağlık görevlileri tarafından da teyit edilmişti.