Tarihi Rekor Sonrası Altın ve Borsa İçin Rakam Verildi!

Bu hafta yatırımcıların gözü altın ve borsadaki fiyatlamalarda. Borsa tarihi rekor kırarken, gram altın fiyatı ilk kez 2600 TL olan kritik eşiği aştı. Ekonomist Tuğba Ekin borsa ve altında tarihi rekor sonrası rakam verdi. İşte borsa için temmuz ayında takip edilecek önemli seviyeler...

Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi rekora doymuyor. Dün endeks 11 bin 186 puan seviyesine kadar yükseldi. Altın fiyatları ise sert yükseliş gösterdi. ABD’de enflasyonun beklentilerin altında gelmesi ve Donald Trump’a yönelik suikast girişimi piyasaları hareketlendirdi. Gram altında 2600 lira olan kritik eşik aşıldı.

Peki borsa ve altında tarihi rekor sonrası takip edilecek yeni seviyeler neler? Dolar/TL’de 32’nin altı görülür mü? Konuyla ilgili merak edilenleri Milliyet'e açıklayan Ekonomist Tuğba Ekin şu ifadeleri kullandı:

“Haziran ayında yaz tatiline başlangıç ve bayram etkisinde harcamaların artması yurt içi hisse senedi piyasasında sağlam temel oluşturmak için yatay fiyatlamaya fırsat verdi. Temmuz ayında yatırımcıların yükseliş beklentisi daha yoğun. Gri listeden çıkış sonrası kredi derecelendirme kuruluşlarında ‘artık yatırım yapılabilir’ ülkeler arasında yer almak için daha iyi bir zemin oluştu. Artan Merkez Bankası rezervleri, azalan cari açık Borsa İstanbul’a güven veriyor. Bankaların vadeli TL mevduatlar için verdiği faiz oranlarında gerileme var. Bu da yatırımcıların kazanç arayışında Borsa İstanbul’u yeniden ön plana çıkardı. Hala Borsa İstanbul’da sağlanan kazanç eğrisi diğer yatırım alternatiflerine göre daha yüksek marj sağlıyor."

Tari̇hi̇ rekor sonrası borsada ‘temmuz’ beklenti̇si̇

Geçtiğimiz hafta perşembe günü kısa vadede 11.100, sonrasında 11.350 puan seviyeleri hedeflenebilir demiştik. Bugün 11.113 puan seviyesindeki tarihi zirve yerini 11.186’ya revize etti. Hafta içi sınırlı kar realizasyonları gelse dahi 11.100 puan üzerinde kapanışlar yükseliş beklentisini güçlendirecektir. Bu hafta yurt dışı veri akışı yoğun. İngiltere, Japonya ve Avrupa’da enflasyon verilerini, ABD konut verileri ile Fed’den gelecek açıklamaları takip edeceğiz. Ayrıca majör olarak ECB para politikası toplantısını takip edeceğiz. Yurt içinde ise uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in yönü belirlediği bir hafta olacak. Kredi derecelendirme kuruluşunun Türkiye ile ilgili değerlendirmesini cuma günü yayınlaması bekleniyor. Dolayısıyla Moody’s’in olumlu görüşü gerçekleşmesi ihtimalinin önü açıkken, önümüzdeki haftanın beklentisi de şimdiden yükselişin devamı yönünde görünüyor diyebiliriz. Endeksin 11.350’nin üzerinde tutunması temmuz ayının kapanışını 11.500 ve 12.000 seviyesi arasında sağlayabilir.

Altın fi̇yatlarında sert yükseli̇şi̇n nedeni̇ ne?

Anketler Donald Trump’ın seçimleri yüzde 70 kazanacağı yönünde. Biden’ın ise sağlık problemleri yaşadığını biliyoruz. Trump’ın güçlü ABD sloganı, enflasyon gerilemesi ve faizlerdeki optimizasyonla ABD ekonomisinde hızlı bir refah artışı beklentileri var. Fed’den gelen açıklamalar da enflasyonun iyi yönde ilerlediğini gösteriyor. Aslında ekonomik göstergelerden yana Trump’ın şansı da yaver gidiyor. Pandemi sonrası küresel enflasyon krizi dönemi Biden başkanlığına denk gelirken, toparlanma dönemi Trump’ın başkanlığına denk gelebilir. Fed’in göstergelerdeki olumlu ilerleyiş sonrası faiz indirimi beklentileri yeniden en az 2 defa olmak üzere fiyatlanırken, 3 defa faiz indirimi ise swap piyasalarında fiyatlandı. Bu da ons altına yükseliş olarak yansıdı. Dolar/TL, 33 lira üzerine yükseldi. İkisinin korelasyonu ise gram altında çarpan etkisiyle yatırımcılara kazanç getiriyor.

Gram altında kısa vadede bu sevi̇yelere di̇kkat

Gram altında yıl sonu beklentim hala 2.800-3.000 TL arasında. Kritik eşik aşıldı. Gram altında 2.670-2.820 TL arası kısa vadede hedeflenebilir. Geri çekilmeler yatırımcılar için alım fırsatı oluşturabilir.

Dolar/TL'de 32’ni̇n altı mümkün mü?

Dolarda 32 TL altında kalıcılık ekonomik gelişmelere göre sağlanabilir. Fakat piyasanın bu yönde yoğun bir beklentisi şu anda bulunmuyor. Artan TCMB rezervleri ve azalan cari açığa rağmen hala sermaye girişlerinde istenilen seviyede değiliz. Diğer yandan yüksek faizler nedeniyle zorlanan ana kesim ihracatçılar ve sanayiciler var. Ekonomik aktivitede yavaşlama var. Özellikle sınaide bu çok belirgin. Buradaki küçülme, ihracattaki düşüş kuru stabilize etmeyi zorlaştırabilir.”