Irak'ta Ramazan Bayramı!..
Onlarca yıldır hüküm süren gelenekler yok oluyor. Yaşlılar eski ritüelleri büyük bir nostalji ve özlemle hatırlıyor
- | Son Güncelleme:
- | Yeni Günaydın
Görünüşe göre geçmiş bayram günlerinde yaygın olan ve eski zamanlarda yaşayan birçok kişi tarafından iyice yerleşmiş eski Bağdat geleneklerinin çoğu, hayatın her alanındaki teknolojik gelişmeler ışığında günden güne sona eriyor.
Söz konusu Bağdat geleneklerinin birçoğunun sadeliğine rağmen yaşlılar eski ritüelleri büyük bir nostalji ve özlemle hatırlıyor.
Bayram harçlığı
64 yaşındaki Hacı Davud, küçüklüğünde yaşadığı bazı bayram anılarını ve bayram sabahı babasından aldığı bayram harçlığını hâlâ hatırlıyor.
Davud'un küçüklüğündeki bayramlarda yaşadığı mahalleden arkadaşları ve kardeşleriyle birlikte dolaştığı yerler, antik Karkh bölgesindeki Şeyh Sandal Camii yakınları ve Dicle Nehri kıyılarıymış.
Davud, "Bayram sabahı babamdan bayram harçlıklarını alırdık. Elimizdeki tüm parayı topladıktan sonra kardeşlerim ve ben yakındaki 'oyun şehrine' gider ve bir yerden şeker alırdık. Orada da bize çevredeki yerleri gezdirmesi için bir at arabasına binerdik" diyor.
Davud ayrıca konuyla alakalı olarak şu ifadeleri kullandı:
Bayramda cep telefonu hatta sabit ev telefonları olmadığı için bir samimiyet hali vardı. Bu nedenle bayram günlerini bize eski ve harika hikayeler anlatan yaşlılardan güzel hikayeler dinleyerek geçirirdik.
Sinema salonları
52 yaşındaki Ali Sahib, 18 yaşındayken bayramları nasıl geçirdiğini, Babu'ş Şarki Bölgesi ve Er-Raşid Caddesi'ndeki sinema gezintilerini anlatırken, Sinbad, el-Hayyam, Samira Mays, en-Nasr ve en-Nucum gibi bugün halen var olan bir dizi ünlü sinemadan bahsetti.
Sahib, "Bayram günleri diğer günlerden daha güzeldi. O yüzden nefesimizi tutarak bayramı bekler, parklara gider, arkadaşlarımızla bütün günümüzü oralarda geçirirdik" dedi.
Telefon ve televizyon
Sahib, cep telefonu tüm zamanımızı tükettiği için teknolojinin bu güzel bayram atmosferini yok ettiğine inanıyor.
Sahib ayrıca "Uydu kanallarının, televizyon programlarının ve filmlerin çokluğu sinema keyfini de sona erdirdi. Günlük hayatın zorluğuna ve arkadaşlarla vakit geçirecek zamanın azlığına ek olarak, bayramın yüksek maliyetinden bahsetmiyorum bile" ifadelerini kullandı.
Grup gezileri
Iraklıların sosyal medyanın yayılmasından ve teknolojik gelişmeden önce kökleşmiş belirli Bayram ritüelleri vardı. Yılın bu zamanında akrabalar için bazı turistik ve dini yerlere grup gezileri sık sık yapılırdı.
Başkent Bağdat'ın doğusundaki Salman Pak çiftlikleri, sahabe Selman-ı Farisi'nin türbesi ve Tak Kasra bayram günlerinde çok sayıda Bağdatlı aileyi ağırlardı. Yetmişli ve seksenli yıllarda buralar Bağdatlılar için adete şehirden bir çıkış noktasıydı.
Aile üyeleri bayramlardan önce kiliçe çöreği (hurma, yağ ve biraz kuruyemişten yapılan hamur işi) yapmak için toplanırken, elektrikli fırınların yaygın olmadığı dönemde hazırlanan çörekler somun (Irak ekmeği) yapılan fırınlarda pişirilirdi.
Bayramdan günler önce Bağdatlı aileler ihtiyaçlarını karşılamakla meşgul olurdu. O zamanlar bayram günleri öncesinde alışveriş yapanlarla dolup taşan eş-Şorce Pazarı ve en-Nehr Caddesi gibi iyi bilinen çarşı pazar yerleri vardı.
Geçmişteki ve şimdiki Iraklılar, bayram namazlarını Irak'ın dört bir yanına yayılmış camilerde kılarlar ve yetişkinler, bayramın ilk ritüeli olan bayram namazına çocuklarıyla birlikte giderlerdi.
Bayram namazı ve kına
60 yaşındaki Ezhar el-Esedi ise bayram sabahı babası, büyükannesi, teyzeleri ve amcalarından bayram harçlığı aldığını ifade etti.
Çocukluğundaki bayramlarla ilgili olarak el-Esedi şunları söyledi:
Eskiden ailemle akrabalarımızın evine bayram namazı kılmak için gittiğimi ve akranlarımla onların büyük bahçesinde oynadığımı hatırlıyorum. Bayram harçlıklarım, 10 flüs ile 50 flüs arasında değişen madeni paralardan oluşuyordu. Bayramlık kıyafetlerimizi arife günü yastığımızın altına koyup uyur, giymek için bayram sabahını heyecanla beklerdik. Annemiz bize kına yaktıktan sonra ablamla ben de rengarenk mendillerle ellerimizi sarardık. Sabah büyük bir mutluluk ve neşeyle uyanır, Cubi'ye (bayram günlerinde ara sokaklara kurulup bayramdan sonra kaldırılan minyatür bir oyun şehri) doğru giderdik.
Gelişim, tarzı değiştirdi
Sosyal işler araştırmacısı Hasan Hamdan, bayram günlerindeki Bağdat geleneklerinin değişmediğini, ancak teknolojik gelişmelerin bu ritüelleri gerçekleştirme şeklini değiştirdiğini söyledi.
Hamdan, "Irak kültürel mirası, bir tür yakınlık ve sevgi göstergesi olarak özellikle bayramın ilk gününde bir ailenin bir yerde toplanmasını ve sık sık akrabaların ziyaret edilmesini teşvik eder. Ancak bu miras artık telefonla aramakla ya da mesaj atarak güzel günlere kavuşma dilekleriyle sınırlı kalıyor" dedi.
Hamdan, günümüzde kalabalık bölgelerdeki halk meydanlarında kurulan oyun kentlerinde çocukların ata binmekten başka bir şey yapamadıklarını anlattı.
Oyun şehirlerinin bile artık kentler üzerinde bir etkisi yok. Zira insanlar restoranlara ve parklara gidiyor.
Bayram günlerinde birçok eski geleneğin gerilemesine rağmen, bazı aileler eski gelenekleri korumaya hevesli. Birçok aile bayram günlerinde halen mezarlıkları ve Müslümanların bazı kutsal türbelerini ziyaret ediyor.
Independent Arabia
YORUMLAR
Yorum Yap