İnsanlık Böcek Yemeye mi Zorlanıyor?
Yeni bir 'uyum testi' mi?
- | Son Güncelleme:
- | Yeni Günaydın
Birleşik Krallık Araştırma ve İnovasyon (UKRI) resmi sayfasında yer alan bilgiye göre, kültürlenmiş et ve böcek bazlı proteinler yakında İngilizlerin yemeklerinin 'sürdürülebilir ve besleyici bir parçası' olabileceği açıklandı. Böcek yeme fikri nereden çıktı, bu sektörü hangi ülkeler ayakta tutuyor ve bilim adamları ne diyor?
İngiltere'nin Ulusal Alternatif Protein İnovasyon Merkezi (NAPIC), ülkedeki alternatif proteinler sektörünü desteklemek için İngiliz vergi mükelleflerinden 19.5 milyon dolar almıştı.
Bir süredir İngiliz basını yenilebilir böceklerin ete alternatif olarak benimsenmesi yolunda, 'İngiliz firmalarıböcek yetiştiriciliği konusunda heyecan yaratmaya çalışıyor', ‘Yenilebilir böcekler ve laboratuvarda yetiştirilen etler menüde’, ‘Daha lezzetli olsalardıböcek yer miydiniz?’ ve 'Neden yenilebilir böcekleri kucaklamanın zamanı geldi?' gibi manşetler atarak küresel böcek proteini pazarının 2030 yılına kadar 8 milyar dolara ulaşmasının beklendiği vurgulanıyor.
Söz konusu kaleme alınan bu yazılarda medya, İngilizlere böceklerin protein, sağlıklı yağlar, vitaminler ve mineraller açısından zengin olduğunu ve daha düşük çevresel ayak izine sahip olduğunu fikrini ortaya koyuyor.
Böcek yeme fikri nerede ortaya çıktı?
Entomofaji ya da böcek yemek, Dünya Ekonomik Forumu'nda (WEF) aktif bir şekilde teşvik edilmişti. Forum, böcek tüketiminin 'iklim değişikliğini birçok yönden dengeleyebileceği' ve 2050 yılına kadar dünya nüfusunun 9.7 milyara ulaşacağı ve ekilebilir arazilerin sadece yüzde 4'ünün boş kalacağı düşünüldüğünde 'yaklaşan gıda krizini' önleyebileceği konusunda ısrar etmişti.
2013 yılında Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), dünya çapında yaklaşık iki milyar insanın geleneksel yemeklerinin bir parçası olarak böcek yediğini belirten bir rapor yayımlamıştı.
2014 yılında ise Belçika Gıda Güvenliği Kurumu, 1997 tarihli bir AB yasasının 'yeni gıda' konusundaki 'ucu açık' yorumundan yararlanarak 10 solucan ve cırcır böceği türünün Belçika pazarında satışına onay vermişti. Buna daha sonra Hollanda, Birleşik Krallık, Danimarka ve Finlandiya da katılmıştı.
Avrupa Birliği ve Birleşik Krallık 2017 yılında yedi böcek türünün balık çiftliklerinde yem olarak kullanılmasına izin vermişti.
Ocak 2018'de de, böcekler de dahil olmak üzere 'yeni gıdalar' ile ilgili bir Avrupa Parlamentosu yönetmeliği yürürlüğe girmişti.
Mayıs 2021'e gelidiğinde ise AB, sarı un kurdunu insanlar için gıda olarak resmen onaylamıştı.
2023 yılına kadar ise dört böcek türü AB Komisyonu tarafından onaylanmıştı: Sarı un kurdu, göçmen çekirge, cırcır böceği ve küçük un kurdu. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi o dönemde sekiz böceğe daha yakında izin verilebileceğinin sinyalini vermişti.
Avrupa Komisyonu, 'gıda için böcek yetiştirmenin çevresel faydalarının, böceklerin yüksek yem dönüşüm verimliliği, daha az sera gazı emisyonu, daha az su ve ekilebilir arazi kullanımı ve gıda israfını azaltmak için pazarlanabilir bir çözüm olarak böcek bazlı biyo-dönüşüm kullanımı üzerine kurulduğunu' iddia etmişti.
Böcek sektörünü kim yürütüyor?
EnviroFlight (ABD), Innovafeed (Fransa), HEXAFLY (İrlanda), Protix (Hollanda), Global Bugs (Tayland), Entomo Farms (Kanada) ve Ynsect (Fransa) söz konusu bu pazardaki kilit şirketler olarak adlandırılıyor.
Böcek proteini işine ilk girenlerin 2011 yılında Fransız firması Insect, 2009 yılında ise Hollandalı böcek bileşenleri üreticisi Protix firması kurulmuştu.
Protix 2017 yılında 50.5 milyon dolarlık öz sermaye ve fon toplayarak o dönemde sektöre yapılan en büyük yatırıma imza atmıştı.
Bill ve Melinda Gates Vakfı'nın da 2012 yılında böceklerden gıda üretimini araştırmak üzere All Things Bugs'a 100 bin dolar hibe etmesiyle ABD de bu sektöre ilgi duymaya başlamıştı.
İki Amerikan gıda şirketi, ADM ve Cargill, Eylül 2022'de Fransız böcek proteini firması Innovafeed'e tam 250 milyon dolar yatırım yapmıştı. ABD'li gıda devi Tyson ise 2023 yılında Protix'e yaklaşık 58 milyon dolar aktarmıştı.
Bazı tahminlere göre 'yenilebilir böcek pazarı' 2024 yılında 3.8 milyar dolara ulaşırken bu miktarın 2029 yılına kadar 9.04 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor.
Avrupa pazarı en büyük, Güney Asya ise en hızlı büyüyen pazar olarak görülürken yine de, 2024 itibariyle 1.11 trilyon dolara ulaşan ve daha da genişlemesi beklenen 'taze et pazarı' ile karşılaştırıldığında sönük kaldığı ifade ediliyor.
Ancak böcek proteini firmalarının küresel vakıflardan ve gıda devlerinden büyük yatırımlar çekmeye devam ettiği vurgulandı.
Bilim insanları riske karşı uyarıyor
Bilim insanları, yenilebilir böceklerin tüketiminin özellikle astım, saman nezlesi veya alerjik deri döküntüleri olan kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabileceği konusunda uyarıyor. Yine bilim insanları dünya nüfusunun yüzde 2'sini oluşturan kabuklu deniz ürünleri alerjisi olan bireylerin, kitin dış iskeletleri nedeniyle böcekleri tükettikten sonra alerjik reaksiyonlara maruz kalmalarının muhtemel olduğunun altını çiziyor.
Polonya'daki Warmia ve Mazury Üniversitesi'nden araştırmacılar tarafından 2019 yılında yapılan bir çalışmada, AB tarafından onaylananlar da dahil olmak üzere yenilebilir böceklerin genellikle insanlar ve çiftlik hayvanlarıiçin tehdit oluşturan 'patojen ve parazitlerle enfekte olduğu' sonucuna varmıştı.
Batı kamuoyu böcek yemeye ne kadar hevesli?
YouGov'un 2023 yılında yaptığı bir ankete göre, Amerikalıların yüzde 18'inin bütün böcekleri yemeye istekli olduğunu, yüzde 25'inin ise böceklerden yapılan yiyecekleri yemeyi kabul edeceğini ortaya koymuştu.
Yüksek yaşam standartları Batılıların hala hayvansal protein tüketmesine olanak sağlarken yenilebilir böcek proteini işinin, düşük tüketici kabulü nedeniyle yüksek marjlar sunduğu ve böcek tüketiminin alerjik reaksiyonlar ve parazit enfeksiyonları riskleriyle dolu olduğu ifade ediliyor.
Dönemin Fox News sunucusu Tucker Carlson 2023 yılında çevrecilerin 'ürpertici sürüngenleri' yeme çabasını araştırmış ve bunun aşırı COVID kısıtlamalarına benzer bir 'uyum testi' olduğunu öne sürmüştü.
Hollandalı siyasi aktivist Eva Vlaardingerbroek gazeteciye verdiği demeçte, AB'nin geleneksel çiftçiliği karsız hale getiren çevre düzenlemelerine atıfta bulunarak, “Siyasetçilerimiz gıdayı kontrol ettiklerinde insanları da kontrol edeceklerini biliyorlar” cümlesini kaydetmişti.
YORUMLAR
Yorum Yap