Doğu Türkistan'da Çin Zulmü Bitmiyor!

16 Kasım'da sosyal medyada yayılan bir videoda, Çin rejiminin Doğu Türkistan'da haddi aşan açlık soykırımı uygulamasına karşın memnuniyetsizliklerini dile getirenlere gözaltına alınacaklarıyla ilgili tehdit ettiğini ortaya koyuyor.

Açık kaynaklardan elde edilen görüntü kayıtlarında bir iki gündür Çin kaynaklı sosyal medya platformlarında açılan canlı yayınların yorum kısmına kullanıcılar tarafından “Urumçi” yazılarak merkezi şehirde yaşanan açlık soykırımına dikkat çekmek istemesi neticesinde, rejim hükümetinin Sosyal medyada “Urumçi” kelimesini sansürlediği ve sakıncalı içerik belirleyerek yasakladığı öğrenildi.

Pencereden bağırmak da yasaklandı
Konuyla ilgili konuşan bazı yerleşimci Çinli kullanıcılar, Doğu Türkistan'daki mevcut durumu anlatarak Sosyal medyada “Urumçi” kelimesini paylaşmak yasa dışı olduğunu ve bazı kişiler Urumçi kelimesini paylaştığı için gözaltına alındığını, hatta Pencereden dışarı bakıp bağırmakta yasaklandığını vurguladı.

Çin propaganda ağı Tanrıdağ sitesinde yer alan 16 Kasım 2022 tarihli habere göre Çin rejiminin Urumçi kelimesini paylaştığı için üç kişiyi cezalandırdığı öğrenildi.

Kaşgar'dan bir ve Urumçi'den iki kişinin sözde kötü amaçlı web taraması yapmak gerekçesiyle cezalandırıldığı ileri sürülürken şahsıların isimleriyle ilgili bilgi bulunmuyor.

Çinli makamlar, cezalandırılan tipik davadaki üç kişinin sosyal medyada “Urumçi” kelimesini paylaştığı için soruşturulduğu ve cezalandırıldığı gerçeğini saklamaya çalışsa da, sosyal medya kullanıcılarından bazıları herkese Urumçi kelimesini sosyal medyada paylaşmaması için tehdit geldiğini, tutuklananların bundan dolayı alındığını, yetkililerin yalan haber yaydığını gözler önüne seriyor.

Sansürün asıl amacı ne?
Gözlemciler, Doğu Türkistan’daki sistematik soykırımın bir parçası olarak salgın bahanesiyle uygulanan keyfi karantinalarda Çin rejiminin bu gibi ağ kontrol ve siyasi baskılardaki ana hedefi, Çin Komünist Partisine (ÇKP) karşı muhalif görüşler ve her türlü aksi düşünce, söz ve eylemi, İnternetteki dedikodular ve provokasyon olarak görüldüğünü, Doğu Türkistan'da yıllardır süren sistematik soykırımın, asıl amacı Uygur halkını yok etmek olan siyasi, ideolojik ve fiziki baskının ayyuka çıkmasını engellemek olduğunu, 108 gündür evlerine kapatılan insanların takati kalmadığını, Rejimin en ufak bir karşılıkta tutuklama emri çıkarabildiğini, buradaki davranışın açıkça evinde sakince ölmeye zorlamaktan başka bir şey olmadığını kaydetti.