Trafik Sigortasında Yeni Dönem!

Trafik sigortasında yeni dönem kimi, nasıl etkileyecek? İşte merak edilenler...

  • | Son Güncelleme:
  • | Yeni Günaydın

Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik ile trafik sigortasında önemli değişikliğe gidildi. Buna göre, trafik sigortasından prim teklifi alamayan sürücüler, hangi araç grubunda olursa olsun havuz kapsamına alınacak ve araçların azami prim tutarlarına Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) karar verecek. Trafik sigortasında yeni dönem kimi, nasıl etkileyecek? İşte merak edilenler...

Arabası olan milyonlarca kişi trafik sigortası ile ilgili özellikle fiyatlardaki son durumu merak ediyor. Kimileri fiyatların çok yükseldiğinden yakınıyor; kimileri ‘sigorta şirketleri serbest tarife istiyorlarmış, yüksek olan fiyatlar serbest olursa daha da yükselecek, zaten zorunlu olduğu için yaptırıyoruz, artık yaptırmayız’ diye sitem ediyor. Hürriyet gazetesinden Noyan doğan konun merak edilen ayrıntılarını köşesine taşıdı.

Öncelikle şunu belirteyim, yıllardır trafik sigortasına yönelik algıda bir sorun var. Vergi gibi algılanıyor ve ‘devletin koyduğu bir vergi işte, mecburen yaptırıyoruz, yaptırmasak aracı bağlayacaklar’ deniyor. Hal böyle olunca da trafik sigortasındaki her prim artışı 24 milyon sürücünün tepkisini çekiyor.

Vatan'a göre; Burada sigorta şirketlerinin de kabahati var. Nasılsa zorunlu, nasılsa yaptırılacak deyip; bunun bir vergi olmadığını, trafik sigortasının neden yaptırıldığını, sürücülerin ödedikleri prim karşılığında neyi satın aldığını vatandaşa anlatmıyorlar. Neden? Çünkü 70 yıldır bu sigorta uygulanıyor ve kanıksanmış.

Bakın, bugün trafikte, karşı tarafa vereceğiniz maddi zararı 120 bin liraya kadar sizin trafik sigortanız karşılıyor. Kazaya karışıp, birinin ölümüne neden olursanız sizin trafik sigortanız, kazada ölenlerin yakınlarına 1 milyon 200 bin liraya kadar vefat tazminatı ödüyor. Fiyat yüksek, bu vergi deyip sigortayı yaptırmazsanız; bu tazminatları cebinizden ödemek zorundasınız.

Peki, bu teminatları satın almak için kaç lira prim ödüyorsunuz? İstanbul’daki otomobillerden örnek vereyim -çünkü trafik sigortasının priminin en yüksek olduğu il İstanbul- hasarsız sürücüyseniz 3 bin 200 lira prim ödüyorsunuz. İlk kez trafiğe çıkacaksanız ve ilk kez sigorta yaptırıyorsanız 7 bin lira prim ödüyorsunuz.

Bu şu demek. Sigorta yaptırıp, 3 bin 200 lira prim ödeyerek, trafikte karşı tarafa vereceğiniz maddi zararlar için 120 bin lira, birisinin ölümüne veya sakatlanmasına sebep olursanız da 1 milyon 200 bin lira vefat tazminatı satın almış oluyorsunuz. Şimdi bunun neresi vergi? 3 bin 200 lira ödeyip sigorta yaptırmak mı, yoksa sigorta yaptırmayıp olası bir kazada cepten 120 bin ya da 1 milyon 200 bin lira ödemek mi? Daha nasıl anlatayım? Tabi, hiç kaza yapmamış sürücülere ödedikleri bu primler külfet gelebilir ama siz bir de kazaya karışanlara trafik sigortasının ne demek olduğunu sorun.

Birkaç gündür serbest tarifeye geçilirse sigorta şirketlerinin primleri fahiş arttıracağı da konuşuluyor. Ne demek serbest tarife? 2017 yılına kadar sigorta şirketleri trafik sigortasının fiyatlarını serbestçe belirliyordu; bu tarihten itibaren devlet müdahale etti; araç gruplarına, illere, sürücülerin hasar geçmişine göre fiyatları devlet belirliyor. Şirketler belirlenen bu fiyatların üstüne çıkamıyor ama isteyen şirket tüketiciye daha altına fiyat verebiliyor.

Şirketler ise serbest tarifeye, -halk dilindeki adıyla da serbest piyasa koşullarına- dönülmesini ve fiyatları serbestçe belirlemek istiyor. Peki, böyle olursa, fiyat fahiş artar mı? İşin doğrusunu size anlatayım. Bugün tüm şirketler devletin belirlediği fiyattan trafik sigortasını satıyor; kimsenin altına falan sattığı yok. Serbest sisteme geçilirse, rekabet oluşacak ve özellikle hasarsız veya az hasarlı sürücüler daha uygun şartlarda sigorta yaptırabilecek. Elbette belirli kesimin fiyatları artacak ama ne olacak; hasarlı-hasarsız sürücü ayrımı olacak. Bugün zaten trafikteki 20 bin çok hasarlı sürücünün faturasını diğer sürücüler ödüyor. Diyeceğim o ki, hasarsız sürücüyseniz, serbest düzen sizi etkilemez. Şunu da belirteyim, bugünden yarına trafik sigortasında serbest tarifeye de geçilmez. Muhtemelen kademeli bir geçiş olur.

Öte yandan Trafik sigortası yönetmeliğinde değişikliğe gidildi. Zorunlu trafik sigortasında belirlenen süre içinde sigorta prim teklifi alamayanların azami prim tutarları Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurulu (SEDDK) tarafından belirlenecek. Peki bu ne demek? Bu değişiklik araç sahiplerini nasıl etkileyecek? İşte detaylar...

Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) karar verecek. Yönetmelik yayımlandığından bu yana geçen sürede okuyuculardan çokça soru aldım. Sadece okuyucular da değil eş-dost da arayıp, “Biz bu işten bir şey anlamadık, trafik sigortasında ne değişiyor, bizi ilgilendiren tarafı nedir” diye sordu.

Çıkan yönetmeliğin kamuoyundaki yansımalarına bakınca, trafik sigortasında azami primleri SEDDK belirleyecek şeklinde yorumlandığı görülüyor. Anlaşılan o ki, yönetmelik hemen hemen tüm kesimlerin kafasını karıştırmış.

İşin doğrusunu anlatayım. Öncelikle şunu belirteyim; trafik sigortasında azami primleri 2017 yılından beri zaten devlet, yani SEDDK belirliyor.
Peki, yeni yayımlanan bu yönetmelik nedir? Aslında yeni düzenleme, kamuoyuna yansıtıldığı gibi 24 milyon araç sahibini ilgilendirmiyor. Birkaç yıldır trafik sigortasında yaşanan bir sorun var; kimi sürücüler, sigorta yaptırmakta zorlanıyor.

Çünkü sigorta şirketleri, yüksek hasarlı sürücüler ile ilk kez trafiğe çıkacak sürücüleri sigortalamaktan imtina ediyor. Onlar da haklı; normalde zaten trafik sigortasından zarar ediyorlar, hasar frekansı yüksek riskli sigortalıları sigortaladıklarında bilerek zarar etmiş oluyorlar. Neyse, konumuz bu değil.

Hal böyle olunca da riskli sürücüler, ilk kez trafiğe çıkacak ve ilk kez trafik sigortası yaptıracak olanlar bir süredir sigorta yaptırmakta zorlanıyor. Bu yılın başında SEDDK, poliçe satmaktan kaçınan şirketlere yaptırımlar uygulayacağını yayınladığı genelge ile açıklasa da sorun devam etti.

Devam edince de SEDDK, Trafik Teklif Platformu adı altında bir sistem kurma kararı aldı. İşte, salı günü Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik, Trafik Teklif Platformu’nun ilk adımı.

Peki, nedir Trafik Teklif Platformu? En basit anlatımı ile sigorta acentelerinin, tüketiciye trafik poliçesi yapamaması durumunda, sürücülerin teminatsız kalmaması için hazırlanmış bir sistem; daha doğrusu platform. Trafik sigortası satan tüm sigorta şirketleri ile trafik sigortası satışına aracılık eden tüm acenteler Trafik Teklif Platformu’nun doğal üyesi sayılacak.

Kısaca, sistem nasıl işleyecek, ona da değineyim. Trafik sigortası yenilemesi gelen ya da ilk kez trafik sigortası yaptıracak olan sürücü, sigorta acentesine gidecek. Acente, aracısı olduğu sigorta şirketinden belirli süre içinde teklif alıp, poliçeyi düzenleyecek. Acente baktı ki, teklif alamıyor, müşterisine zorunlu olan sigortayı yapamıyor; bu durumda Trafik Teklif Platformu’na başvuracak.

Platform sayesinde belirli süre içinde teklif alıp, poliçeyi düzenleyecek. Baktı, platformdaki sigorta şirketleri yine o sürücüye teklif vermiyor, dolayısıyla poliçe düzenlenemiyor; bu sefer Trafik Teklif Platformu üzerinden poliçe yapacak şirket atanacak ya da sürücü son trafik poliçesini hangi şirketten yaptırmışsa, o şirket üzerinden yine poliçe düzenlenecek ve poliçe Riskli Sigortalılar Havuzuna devredilecek.

Sigortanın primine de SEDDK karar verecek. Daha açık bir anlatımla, Trafik Teklif Platformu üzerinden Riskli Sigortalılar Havuzuna devredilen poliçelerin azami prim tutarlarını SEDDK belirleyecek.

TRAFİK SİGORTASINDA YENİ DÖNEM: SİSTEM NASIL İŞLEYECEK?

Hiçbir şirket bir aracın sigortasını yapmak istemezse örneğin bir acente 1 veya 2 şirketin acentesi ve teklif girdi. Kendi çalıştığı şirketler bunu yapmak istemiyor ve havuza devrediliyor. Sistem ‘sigorta yapmak isteyen şirket var mı?’ diye bakıyor. Herhangi bir şirket sigorta yaparsa poliçe kesiliyor.Hiçbir şirket sigorta yapmak istemezse havuz tarafından poliçe yapılıyor. Bunun da azami primini SEDDK belirlemiş oluyor. Bu iyi bir düzenlemedir. Sigorta acenteleri zor durumda kalıyordu. Araç sahipleri için önemli tazminat riski vardı. Bunların hepsi bir arada ortadan kalkıyor. Sigorta acenteleri bu zor durumdan kurtulmuş oluyor.”
 

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz