ÖZEL: Al Bakalım CHP!'

AKP iktidarının yıllardır sık boğaz ettiği, görünmez prangalarla esir aldığı, umutsuzluğun ve çaresizliğin içinde debelenip duran muhalefet destekçilerinin, “eski Türkiye”nin saf ve kendine has halini özleyenlerin gözlerine kulaklarına inanamadığı bir şey oldu dün yerel seçimlerde.

Yıllardır esir alınan umut kuşunu birileri birden bırakıverdi avucundan ve gelip kondu muhalefetin omuzlarına. Hem de Nisan 1’de şaka gibi.

Baharla birlikte baharın tüm renkleri doluverdi birden ülkeye, aydınlandı köşe bucak. Makus talihi dönmeye başladı ülkemin sanki.

Geleceğin meşalesi yakıldı ve CHP’nin ellerine verildi.

“Al bakalım CHP,” denildi. Yalnız en başarısız olduğun derse tabisin bu sınavda. Bakalım meşalenin alevini muhafaza edebilecek misin?

İhtimaller hesabını asla esgeçmeyen, temkinli realist bir bakışla olayları irdeleyen biri olarak, erken keyiflenmenin bir sonraki adımının rehavet olduğunu bilerek, testi kırılmadan ilk kulak çekme benden olsun, umursayan olursa tabii.

AKP için şimdi ringden odasına çekilip güç toplama zamanı. Kötü giden ekonomi malûm. Devletin kasaları tam takır. Son kalanlarla da Alper’i falan uzayda gezdirdik malûmunuz.

AKP belediyelerine kaynak aktaramaz, yandaşlarına döner dağıtamaz halde iken, emeklileri bile kandırmaya gücü kalmamışken, yerel seçim kaybı, hâlâ ana kumanda masasında oturan AKP için tenefüse çıkmak gibi bir şey olmasın, dikkat edin!

Genel seçimlerde aynı milleti sandığa giden yerel seçimlerde bu sonuç neden? (Sadece soruyorum. Ayık kalmanız zafer sarhoşu olmamanız için!)

Birçok belediyeyi kazanan CHP’nin imtihanı büyük. Ya temsil ettiği (ki CHP sadece kendine ait bir kavram sanmakta) cumhuriyete yerelde olabilecek başarısızlıklar yüzünden kalan son ve büyük darbeyi indirmelerine sebep olacak, ya da bu sınavdan alnının akıyla çıkıp, sessizce son “darbeyi” vurmak için birkaç adım geri çekilmiş, ejderhaların ateşinden ülkeyi koruyup kurtaracak.

Hayat bir ihtimaller hesabı.

Hadi bakalım CHP, konser belediyeciliği değil, alnının akıyla sosyal belediyecilik yapıp, gerçek koltuğu işgalden kurtar.

Kapsayıcı ve kucaklayıcı bir tavır ile tabii.

Suna Emre Güleç