Menepoz Özgürleştiriyor mu?

Kadınlar menopoza girmenin bazı "olumlu" yönlerine ışık tuttu. Geçiş dönemi çoğu kadın için zorlayıcı görünüyor. Ancak Birleşik Krallık'ta (BK) 1000 kadınla yapılan bir ankette katılımcıların yüzde 34'ü, hayatlarının hiçbir döneminde bu süreç sona erdikten sonra hissettiği kadar "özgür" hissetmediğini söyledi.

OnePoll for Vitabiotics tarafından yürütülen çalışma, kadınların yarısından biraz azının (yüzde 46) menopozun bazı olumlu yanları olduğunu hissettiğini ortaya koydu.

Menopoza girmenin en meşhur olumlu yanı, artık regl dönemlerinden geçip ilgili sağlık ürünlerine para vermek zorunda kalmamaktı.

Diğerleri artık istenmeyen hamilelikten endişelenmek veya doğum kontrol hapı almak zorunda kalmamaktan memnundu.

Yaklaşık 4'te biri (yüzde 23) şu anda hayatlarının herhangi bir döneminde olduğundan daha "rahat" hissettiğini söylerken, yüzde 18'i kendilerine en çok güvendikleri dönemlerinde olduğunu belirtti.

Menopozun yaygın semptomları arasında yorgunluk, uyku zorluğu, beyin sisi, sıcak basması ve düzensiz ve ağır kanama yer alıyor.

Ankete katılanların yüzde 73'ü menopozdan genellikle vahim bir durummuş gibi söz edildiğini ve olumlu yanlarının göz ardı edildiğini hissettiğini aktardı.

Vitabiotics'in marka temsilcisi ve TV yayıncısı Gabby Logan, "Menopoz herkes için farklı olabilir ancak her kadının yaşayacağı bir şey" yorumunu yaptı.

Bunun iyisi kötüsüyle açıkça konuşulması gereken bir şey olduğuna inanıyoruz, böylece tüm kadınlar, zamanı geldiğinde değişimleri kucaklayabilecekleri kadar hazırlıklı ve olumlu hisseder.

Bulgular, bu hafta Naomi Watts'ın, kadınların "en gerçek" hallerinin menopoza girdikten sonrası olduğunu düşündüğünü söylemesiyle aynı zamana denk geldi.

Harper's Bazaar dergisine verdiği yeni bir röportajda menopoza girmekten bahseden aktris, yalnız hissettiren bir dönem olsa da "bir kez diğer tarafa geçtiğinizde.. kendinizi geri kazanabileceğinizi" dile getirmişti.

Watts, "Kendinizi geri aldığınızda, aslında kendinizin en gerçek versiyonu oluyorsunuz çünkü artık hormonlarınızın kurbanı değilsiniz" demişti: