İran'da Ekonominin Durumu!

İran'da halihazırda ekonominin durumu da umutsuzluk duygusu yarattı.

  • | Son Güncelleme:
  • | Yeni Günaydın

İran’da ruhani lider Ayetullah Ali Hamaney ve türban zorunluluğu yasalarına karşı yükselen öfke, geçtiğimiz dört hafta boyunca ülke çapında “kadın, yaşam, özgürlük” ve “diktatöre ölüm” sloganlarının duyulmasına neden oldu.

Protestolar, 22 yaşındaki Mahsa Amini isimli kadının ahlak polisi tarafından türbanı gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra ölmesiyle alevlendi.

İnsanlar ülkedeki siyasi ve toplumsal baskılara karşı öfkeleri nedeniyle sokaklara dökülse de, halihazırda ekonominin durumu da umutsuzluk duygusu yaratmıştı.

Daralan bir ekonomi

1990’dan 2000’lerin sonlarına dek, İran ekonomisi yukarı yönlü bir seyir içerisindeydi. Ancak daha sonra, ülke liderlerinin nükleer faaliyetlerini kısıtlamasını sağlamak adına dünya güçleri tarafından uygulanan sıkı yaptırımlarla birlikte, ekonomide gerilemeler yaşanmaya başladı.

2015 yılındaki nükleer anlaşma bir miktar rahatlama getirdi ama ekonomik faydaları kısa sürdü. Üç yıldan daha kısa bir süre içerisinde, ABD Başkanı Donald Trump, anlaşmadan vazgeçtiğini açıkladı ve İran’ın petrol ihracatının büyük kısmını durduran yaptırımları yeniden getirdi.

Kötü yönetim ve yolsuzluklarla birleşen söz konusu yaptırımlar, İran ekonomisinin son 10 yıl içinde önemli bir büyüme sağlamasının önüne geçti. Bazı ölçümlere göre, ülkenin ekonomisi 2010 yılına kıyasla yüzde 4 ila 8 arasında daha küçük.

Kadınlar istihdamın dışına itildi

Durgun bir ekonomiyle birlikte, istihdamdaki toplam insan sayısının son on yılda neredeyse hiç değişmemiş olması şaşırtıcı değil. Nüfusun 75 milyondan 85 milyona çıkmasına rağmen bu sayı 23 milyon civarında seyrediyor.

Kadınlar ise son birkaç yıldır, erkeklere göre daha kötü durumdalar.

Hükümet nüfusun büyümesi adına daha yüksek doğum oranları hedefliyor. Ruhani liderin kadınların rolünü, evde kalan anneler olarak belirlemesi de bununla birleşince istihdamdaki kadın sayısı önemli oranda düştü.

Son dört yılda çalışan erkek sayısı nispeten artarken, çalışan kadın sayısı beşte bir oranında azaldı.

Üniversite mezunu kadınlar için ise durum oldukça vahim. Çünkü üniversite mezunu kadınlar arasında işsizlik oranı yüzde 22,3. Bu erkek mezunlar arasındaki oranın iki katından daha fazla.

Fiyatlardaki olağanüstü artışlar

Pek çok ülke birden bire çift haneli enflasyonla boğuşmak zorunda kalırken, bu İran’da yıllardır geçerli olan bir durum.

Sonuç olarak, mal ve hizmetlerin maliyeti son on yılda yüzde bin 135 arttı.

Gıda fiyatlarındaki artış daha da şaşırtıcı. Tavuk, 10 yıl öncesine göre neredeyse 20 kat daha pahalı; yemeklik yağın fiyatı ise 40 kat daha yüksek.

Hükümet, bu yılın başlarında büyükbaş hayvan yemi, buğday unu ve bitkisel yağ gibi ürünlerde ithalat desteğini durdurma kararı aldı. Bu da makarna, süt ve et gibi birçok gıda maddesinin fiyatlarının bir gecede yükselmesine neden oldu.

Gıda fiyatları sadece bir ay içerisinde yüzde 26 oranında arttı. Mart 2023’e kadar enflasyonun yüzde 47’ye ulaşması bekleniyor.

Geçen ilkbahar aylarında BBC Farsça’ya konuşan bir İran vatandaşı, et ya da meyve almayı bıraktığını söyledi:

“Meyve almadan da hayatta kalabilirsiniz. Ama pirincim bittiğinden bu yana dört ay geçti ve alacak hiç param yok. Et satın almak imkansız hale geldi.”

Devalüasyon

Son beş yılda İran'ın para birimi olan riyal, neredeyse yüzde 90 oranında değer kaybetti. 2017 yılında serbest piyasada bir ABD doları 40 bin riyalin biraz altındaydı. Bugün ise 1 dolar, 330 bin riyalden fazla ediyor.

Riyaldaki düşüşün çoğu 2017 sonlarında ve 2018 başlarında oldu. Bunda temel faktörler, ABD’nin nükleer anlaşmadan çekileceğinin belli olması, İran’ın başlıca dış gelirleri üzerinde alınan sert yaptırım kararları ve küresel bankacılık sistemi erişimine yönelik ciddi kısıtlamalar olarak öne çıktı.

Yaşam standartlarındaki düşüş

Tüm bu faktörlerin bir araya gelişiyle birlikte, yaşam standartlarında da düşüş baş gösterdi.

Veriler, İran'da ortalama yıllık hane tüketiminin 90’ların başı ile 2000'lerin ortaları arasında önemli ölçüde arttığını gösteriyor. Ancak o zamandan beri yıllık hane tüketimi kentlerde yüzde 29, kırsal alanlarda ise neredeyse yüzde 50 azaldı. 

Başka bir deyişle, ortalama olarak İranlı aileler artık, 15 yıl öncesine göre çok daha yoksul.

İran dini lideri Hamaney, protestolar için ABD ve İsrail'i suçladı

Kötümser beklentiler

Birçok İranlı gencin hayatları hakkında hissettikleri umutsuzluğu anlamak zor değil.

Geçen aylarda ABD'nin nükleer anlaşmaya geri dönme ve yaptırımları kaldırmasına yönelik umutlar Tahran için azaldı. Bununla birlikte hükümetin çarkı döndürmek için “gri borsa” olarak bilinen pazarda yaptığı petrol satışına istinaden İran, izole edilmiş bir ülke olarak kalmaya hazırlanıyor.

İran nükleer anlaşması nedir ve tekrar yürürlüğe girer mi?

İranlı yetkililer ve özellikle Ruhani Lider, bir "direniş ekonomisi" inşa etme niyetinde. Bunun için de İran'ın Amerikan ve İsrail karşıtı dış politikalarına devam edebilmesi için daha içe dönük ve ekonomik olarak kendine güvenen bir yapıda olmasını istiyorlar.

Ancak son protestolarda, geleceğe dönük müreffeh bir hayatı umut eden pek çok İranlının hedefinde İslam Cumhuriyeti var.

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz