İmamoğlu'ndan Tekin'e: 'Bunlar Kararname Çocukları'
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, kreş ziyaretinde Bakan Yusuf Tekin'in kendi eğitimi ile ilgili sözlerine tepki göstererek "Bir Milli Eğitim Bakanı adam gibi okul der mi ya?" diye konuştu
- | Son Güncelleme:
- | Yeni Günaydın
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Eyüpsultan Yuvamız İstanbul" kreşini ziyaret etti. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in “Türkçe okuduğunu anlama yetisi olsaydı iyi bir üniversite kazanırdı. Hiç böyle bir katakulliye kalmadan doğru dürüst bir üniversite bitirirdi. Demek ki okuduğunu anlama problemi var, bu net. Zaten üniversite tercihiyle ilgili yaşadığı süreçte de yaşananlar bunu gösteriyor" ifadelerine yanıt veren İmamoğlu "Pat diye profesör, pat diye rektör oldu. Nasıl oldu biliyor musunuz? Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle. Kararnameyle 48 günlük profesör rektör olarak atandı. O atandıktan sonra o kararname tekrar iptal edildi. Bunlar kararname çocukları" diye konuştu.
İmamoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
Yani mezuniyetime katakulli diyor. Biz katakulliyi kime kullandıklarını biliyoruz. 10 yıl kadar önce, 12-13 yıl kadar önce, 14 yıl kadar önce, 15 yıl kadar bu memleketin onurlu subaylarına katakulliyi kim söylüyordu biliyoruz. Abilerinden bunları öğrenmiş Sayın Bakan. Ama ben bir şey daha anlatayım. Kuralsızlık adına Maliye Bakanına da bu gönderme olsun. Bir çevrenize bir bakın. Özel konulara girmek istemem ama hani benim damarıma fazla dokunuyorlar. Bir Milli Eğitim Bakanı adam gibi okul der mi ya? Ülkede hangi okullar adam gibi ya da adam gibi değil? Bir Milli Eğitim Bakanı böyle konuşur mu? Benim İstanbul Üniversitesi orada işte. 500 küsur yıllık okul. Mezunlarına buradan selam yolluyorum.
Seni oraya atayanın diplomasına bak önce derim ama o işe girmem. Ama şuna girerim mesela. Bir, Yusuf Bey, bakan değil mi? Nasıl Yusuf Bey profesör oldu? Bu ülkede profesör nasıl olunur? Vatandaşlarımız biliyor mu? 5 yıl doçentlik kadrosunda kalmanız gerekir. Peki Yusuf Bey 5 yıl kaldı mı doçentlik kadrosunda? Kalmadı. Peki 5 yıl kalmayan Yusuf Bey sonra profesör oldu, ardından rektör oldu. Nasıl? Rektör nasıl olunur? 3 yıl profesör kalmanız lazım. Pat diye profesör, pat diye rektör oldu. Nasıl oldu biliyor musunuz? Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle. Kararnameyle 48 günlük profesör rektör olarak atandı. O atandıktan sonra o kararname tekrar iptal edildi. Bunlar kararname çocukları. Bize, bize hak hukuk hatırlatıyorlar. Utanın ya! Yani bari konuşurken utanın. Bir aynaya bakın, utanın. Utanma yok ki sizde. Çünkü her şeyi kolay elde etmişsiniz. Biz tırnaklarımızla elde ettik.
105 tane kreş açtıklarını, 33 kreşin daha yapımının devam ettiğini, hedefinin 200 kreş olduğunu belirten Ekrem İmamoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
Biz olabildiğinde çocuklarımızı geleceğe mutlu hazırlamalıyız. Bunun bir aşaması da sizlerin hayata yapacakları planların önündeki engeller kalksın çocukları da iyi yetişsin, baktığımız pencere bu. 105 tane böyle yapımızın olması gurur verici. 33 tane de yapılıyor şu an, yapımı devam ediyor. 200’e kadar hedef koydum, gücümüz yettikçe. Bizim gibi ilçe belediyelerimiz de yoğun bir biçimde bu katkı sunuyorlar. Eyüpsultan Belediyemizin de kendi kreş yapımları başladı. Olabildiğince yaygınlaşsın istiyoruz. İstiyoruz ki olabildiğinde yaygınlaşsın ve insanlarımız çocuklarını kreşe verebilsinler. Kolay değil bugünkü koşullarda. Tek şey istiyoruz çocuklarımız yarın bu ülkeye çok faydalı insanlar olsunlar.
Kreşlerin kapatılıp kapatılmayacağına ilişkin soruya ise İmamoğlu şöyle yanıt verdi:
Şimdi geri adım atıldı. Öyle değil aslında, biz onu başka yazdık falan.. Neyse, hadi öyle diyelim, niyet okumayalım şimdi, sözlerini beyan kabul edelim. Biz öyle bir şey demedik diyorlar öyle kabul edelim ama biz yine işimize devam ediyoruz. Elimizden ne geliyorsa yapalım diyorum. Bu devletin bakanlığı ya da kreşi gibi bir şey olabilir mi? Belediye de bakanlık da milletin.
Bugün ilçe belediyelerimizde 300’ün üzerinde kreşimiz var ne güzel değil mi? Bakın bilim insanları çocuklar bu yaşta alacaklarının yüzde 90’ını alıyor, diyor. Ben demiyorum. Ondan sonra daha detaylar kalıyor. Peki imkanı olanın çocuğu alsın, olmayan almasın, böyle bir şey olur mu? Evlatlarımızın modunu yüksek tutan her işi alkışlamak yerine tartışmak... Nelerle uğraşıyoruz. Bir kreş açıldı mı bir tane metro hattı bitmiş gibi seviniyorum. Buralardan yetişecek bir evlat bakarsınız hayatı değiştirir.
YORUMLAR
Yorum Yap