Gazze Savaşı, İsrail'i Yalnızlaştırıyor!

Washington'ın BMGK'de çekimser oy kullanması, net bir mesaj olarak görülüyor

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) 7 Ekim'in ardından ilk kez Gazze'de ateşkes talep edilen bir karar pazartesi onaylandı. 

14 "evet" ve 1 "çekimser" oyla kabul edilen tasarıyı ABD'nin veto etmemesi, Batı medyasında İsrail'in yalnızlaştığı yönünde yorumlanıyor. 

Birleşik Krallık'ın Guardian gazetesi, bugün yayımladığı haberde "İsrail yalnız mı? Müttefiklerin, Gazze savaşının yasallığı ve idaresi hakkındaki endişeleri büyüyor" başlığını kullandı. 

İsrail'in BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan'in bu karardan sonra her zamankinden yalnız göründüğü ifade edildi.

7 Ekim'deki Hamas saldırısının ardından İsrail'in Gazze'de 32 bini aşkın kişiyi öldürüp bölgeyi açlıkla sınadığına dikkat çekildi. 

Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur'un "Bu bir dönüm noktası" ifadesini kullandığı, sonrasında Almanya ve Birleşik Krallık'ın dışişleri bakanlarından İsrail'e uyarılar yöneltildiği hatırlatıldı. 

İsrail'deki savaş yanlılarından 21 yaşındaki Roei Ben Dor, şu ifadelerle tepkisini gösterdi:

BM'nin kınama sayısına bakarsanız, Kuzey Kore ve Suriye'ye göre İsrail'in daha çok hedef alındığını göreceksiniz. Bu da bizi takıntı haline getirdiklerini gösteriyor. Biz Gazze'de olmalıyız. Sadece Hamas nedeniyle değil, Gazze bizim olduğu için. Burası bizim toprağımız.

52 yaşındaki yerleşimci Aynat Libman da "Biz kendimizi koruyamadıktan sonra BM nasıl savaşı durdurmamızı söyleyebilir?" dedi. 

ABD'deki Yahudi aktivistlerden Rae Abileah ise şöyle konuştu:

Yıllardır 'Filistin dışındaki her konuda ilerici olabilirsin' denebiliyordu, artık biz bunu diyemiyoruz. İsrail-Filistin'deki apartheid koşulları ve süregelen işgal konusunda eşsiz bir kolektif bilinç anı yaşıyoruz.

Gallup'un yakın zamanda yaptığı ankette de 18-34 yaşındaki Amerikalıların yüzde 63'ü İsrail'in askeri operasyonunu onaylamadığını belirtti. Genel nüfustaki onaylamama oranı da yüzde 55 olarak açıklandı. 

ABD'nın Wall Street Journal (WSJ) gazetesi de bugün "ABD ve İsrail'in 'eşsiz' istihbarat paylaşımı eleştiri topluyor" başlığıyla bir haber yayımladı. Washington'ın verdiği bilgilerin insani krizi büyütmesinden endişelenildiği bildirildi. 

WSJ'nin ABD yönetimindeki kaynakları, paylaşılan istihbaratın sivilleri ya da altyapıları hedef alıp almadığının denetlenmediğini vurguladı. 

İsrail'in Gazze'deki camileri, hastaneleri, üniversiteleri ve altyapı tesislerini vurduğu hatırlatıldı. 

İsrail ordusu sözcüsü Daniel Hagari'nin ABD'yi işaret ederek "İstihbarat paylaşımında eşsiz seviyelerdeyiz" dediği de belirtildi.

7 Ekim'deki Hamas saldırısından sonra ABD'nin İsrail'le yaptığı istihbarat mutabakatını savunan Amerikalı yetkililer, sivillerin hedef alınmasının kabul edilemez olduğunu onaylarken "Rehinelerin kurtulması ve İsrail'e yönelik muhtemel sızmaların engellenmesine odaklanıyoruz" ifadesini kullandı. 

New York merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü'nden Sarah Yager ise istihbarat paylaşımı mutabakatının sivillerin ölümünü sınırlayamayacağını zira ABD'nin tüm istihbaratını İsrail'in erişimine açtığını vurguladı.