Ekrem İmamoğlu’dan Seçim Mesajı!
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Elbette seçimi kazanacağız, elbette gençlerin umudu olacağız, elbette hep birlikte geleceği tasarlayacağız.
- | Son Güncelleme:
- | Yeni Günaydın
İSKİ, Başakşehir ilçesi genelinde artan içme suyu talebini karşılamak, su kesintilerini önlemek, su taşkını riskini sona erdirmek ve atık su hattı eksiklerini gidermek amacıyla yaptığı çalışmaları tamamladı.
560 milyon liralık yatırımla hayata geçirilen atık su, yağmur suyu, içme suyu yatırımlarının açılışı “300 Günde 300 Proje” maratonu kapsamında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun katılımıyla gerçekleştirildi.
“ÇANAKKALE ZAFERİ BÜYÜK BİR DİRENİŞTİR”
Törende konuşan İmamoğlu, 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin önemine değindi.
İmamoğlu şöyle konuştu:
*Hem dünyanın hem Osmanlı’nın geleceği hem de Türkiye Cumhuriyeti kuruluşu sürecinin var olup var olmama meselesiyle de birlikte gerçekten dünya tarihinde olağanüstü bir kırılma noktası olduğunu hepimizin bilmesi gerekir. Bu bakımdan büyük bir zaferdir.
*Büyük bir direniştir. Büyük bir mücadeledir. Gencecik, çocuk diyeceğimiz yaştaki liselerde okuyan öğrencilerden tutun da annesinin bütün evlatlarını gönderip hiçbirinin geri dönmediği bir zaferdir; Çanakkale Zaferi. İşte böylesi bir kuruluş dönemi ve süreci yaşayan memleketin insanlarıyız. Sorumluluğumuzun çok büyük olduğunu bize hatırlatan önemli bir mücadeledir.
*Karakteriyle, duruşuyla, Çanakkale Zaferi’nde ortaya koyduğu üstün kararlılığıyla, sözleriyle bir kurtuluş ateşi yakan ve ardından İstiklal Savaşı’nın başkomutanı ve ebedi başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde Çanakkale Savaşı kazanılmış ve bundan sonraki milli mücadele dönemiyle cumhuriyetimiz kurulmuştur.
“ELBETTE SEÇİMİ KAZANACAĞIZ”
İmamoğlu Çanakkale Zaferi'nde şehit düşenleri rahmetle anarak şu mesajları verdi:
*Ve bugün bizler umuyoruz ki her birine layık insanlar olabilelim. 2023'te cumhuriyetimizin 100'üncü yılını kutlayacağız.
*Umutla, pırıl pırıl günleriyle bir değişimin, bir dönüşümün ve umudun yükseldiği bir yıl olması dileğiyle yola çıkmış idik. Ancak yaşadığımız deprem ne yazık ki 10 binlerce insanımızın canına mal oldu.
*Şehirlerimizin yıkımına mal oldu. Ve bize yine çok çarpıcı derslerin çıktığı ve her birimizin kesinlikle oturup düşünmesi, değişmesi, daha kararlılıkla, daha büyük mücadele karakteriyle yola çıkması gereken bir süreci önümüze koymuştur.
*Amasız, fakatsız, kibirden uzak, yalpalamadan, sağa sola savrulmadan, iç meseleleri kendi dünyasında büyütüp o meselelerin kurbanı ve esiri asla olmadan kararlılıkla bu ülkenin değişimi ve dönüşümü mücadelesi karakterine sahip insanlar olmak zorundayız.
*En üst yöneticisinden, bireyine, vatandaşına kadar durum bundan ibarettir. Biz bu yolculukta değerli genel başkanım, saygıdeğer cumhurbaşkanı adayımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yolu açık olsun diyorum.
*Elbette seçimi kazanacağız. Elbette gençlerin umudu olacağız. Elbette hep birlikte geleceği tasarlayacağız.”
“SEÇİM BU MEMLEKET İÇİN KAZANILACAK”
*Şahsıma ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımıza verilen görev ve bu görev verilirken özenli bir irade ortaya koyan değerli İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener’e de buradan teşekkürlerimi iletiyorum.
*Aynı zamanda 6'lı Masanın bütün liderleriyle birlikte amasız, fakatsız Türkiye’nin değişimi mücadelesini ortaya koymak, çocuklarımıza gençlerimize yaşama, hayata özgürlüğü, üretimi, eğitimdeki kaliteyi yerel yönetimden merkezi idareye kadar liyakati, hesap verebilirliği, bereketi kazandırmak adına büyük bir mücadeleye girişmiş bulunuyoruz.
*Allah yolumuzu açık etsin. Kesinlikle başarılı olacağız. Katiyen söylüyorum ki bu sürecin, bu inanmış milletin önünde hiçbir şey duramaz. Tek şartı var bu inanmışlığın; bu kazanacağımız seçim 86 milyon insanımız için kazanılacak.
*Sadece bir grup için ya da sadece Millet İttifakı’na oy verenler için değil, bu memleket için kazanılacak. O bakımdan yolumuz açık olsun.”
“İSTANBULLULARIN GÜVENİNİ BOŞA ÇIKARTMADIK”
4 yıl önce İstanbul’da yönetime aday olduğu günden beri “israfı önleyeceğiz ve bu şehrin bütçesine bereket getireceğiz” dediklerini hatırlatan İmamoğlu şöyle konuştu:
*Önceliğimiz bu şehrin ihtiyaçlarını karşılamak olacak. Bir avuç insana hizmet eden bir prensipten uzaklaştırarak 16 milyon için çalışacağız.
*Kişilere, ailelere ve onların mensup olduğu bir kısım kurum kuruluşlara hizmet eden değil, Başakşehir’den, Kadıköy’e, Kartal’dan Silivri’ye kadar bu şehrin her ilçesine eşit hizmet sunacağız. İşte hemşerilerimiz bizlere onun için oy verdiler. Ve inanın hissediyorum, 16 milyon insanın oy vermeyenler de dahil mutlu oldukları bir seçim sonucu elde ettik.
*Belki biraz geçmişten bugüne oy verdikleri parti kazanmadı diye buruk olabilirler. O buruklukla hafifçe kıskanabilirler. Olsun. Ama temel hedefi onların da kalbini kazanmak olan bizlerin anlayışı, eminim ki onların da içini ısıtmıştır.
*Ve hiçbir zaman bu karakterimizden vazgeçmedik, çok şükür İstanbulluların güvenini boşa çıkartmadık” dedi.
“HUKUK VE AHLAK DIŞI UNSURLARI TEMİZLEDİK”
İBB'deki hukuk ve ahlak dışı bütün unsurları temizleyerek hukuka dayalı hesap verebilir bir süreci var ettiklerini söyleyen İmamoğlu “İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarihinde iddia ediyorum ki, bu kadar kısa sürede var olan projeleri anlamlı bir şekilde bitirmeyi, yeni projeleri başlatmayı ve bitirmeyi kısa sürede başaran bir yönetim olduk” diye konuştu. İmamoğlu pandemi ve yaşanan trajik ekonomik krize rağmen İBB bütçesinin artık yüzde 50'sinin yatırımlara ayrıldığını, yatırım bütçesinin 2022'ye göre yüzde 100 arttığını vurguladı.
“ENGELEMELERE RAĞMEN…”
mamoğlu, İBB'nin aynı anda 10 metro inşaatına devam ettiğini, engellenmesine rağmen aralarında Beylikdüzü-Sefaköy hattının da bulunduğu yeni 4 raylı sistem projesini hazırlayıp Cumhurbaşkanlığı onayına sunduklarını anlattı. Y
atırımların, siyasi parti çıkarlarının gözetildiği, rant dağıtmak için iş yapmaktan çıktığı bir döneme imza attıklarını vurgulayan İmamoğlu, şöyle konuştu:
*Büyükşehir yatırımları artık akılcı, şeffaf, katılımcı ve kamu yararını gözeten bir süreçle yol yürümüştür. 560 milyon liralık Başakşehir’e yaptığımız yatırımlar ve şu anda devam edenlerle birlikte 800 milyon lirayı aşan bir yatırımı sadece İSKİ’nin bu bölgede erişmiş olması önemli bir durumdur.
*Başakşehir ilçemizde nüfusun artışına paralel olarak ihtiyaç duyulan altyapıyı hem ihtiyacı karşılayan hem de deprem başta olmak üzere farklı afetlerde dayanıklılığı olan bir altyapıyı var etme karakteri de önemlidir.
İmamoğlu, Güvercintepe, Başakşehir birinci kısım, ikinci kısım ve Şahintepe bölgelerine artık içme suyu sorunu yaşanmayacağını söyledi.
İstanbul'un her köşesine su baskınlarına karşı güncel değeri 10 milyar TL'yi bulan yatırımlar yaptıklarını belirten İmamoğlu “Bu şehrin yaşanabilir, dünya ölçeğinde nitelikli, altyapısı güçlü, afetlere hazırlıklı bir kavramla yolculuğunu devam ettirmesi tam da 21. yüzyıla ve cumhuriyetimizin 100'üncü yılına yakışan bir başarıdır” dedi.
“HER ŞEYE ‘O' KARAR VERSİN İSTİYORLAR”
Başakşehir ilçesinde İBB olarak yaptıkları otopark, kütüphane, kreş, kavşak yatırımlarını anlatan İmamoğlu şunları söyledi:
*Başakşehir İstanbul'un büyüyen önemli ilçelerinden birisi. Ama inanınız ki hiçbir belediyeye şu parti, bu parti demeden yol aldık. 2 belediye başkanımız (Küçükçekmece ve Büyükçekmece) burada.
*Özellikle Büyükçekmece ilçemizde yaklaşık 25-30 yıl öncesine döndüğümüzde farklı bir siyasi partide olduğu için o dönem boyunca yatırımdan nasıl uzak tutulduğunu en iyi bilenlerden biridir sayın Hasan Akgün. Ki ben de böylesi bir dönemin beş yılını yaşamış bir ilçe belediye başkanlığı gördüm.
*O bakımdan işte biz bütün bu anlayışları değiştireceğiz. Bu ülkenin ve şehirlerimizin belediye başkanları, hangi partide olursa olsun onların hizmetlerinin önü açılacak. Yerel yönetimi güçlendireceğiz diyerek, ondan önceki dönemde, 2002'den önceki dönemde neredeyse yüzde 11-12 kadar tırmanan yerel yönetimlerin bütçedeki payı, yüzde 6'nın altının bile altına inmiştir. Niye? Çünkü her şey ‘ona' ait olsun istiyorlar. Her şeye ‘o' karar versin istiyorlar.
*Buna ne bir insanın aklı yeter. Ne bir insanın yeteneği yeter. Akıl ve yeteneği bireylerde elbette tartışmaya açmayacağım.
*O yönden ne durumda olduğunu burada tartışmayacağım. Ama hangi seviyede olursa olsun yetmez. Bu ülkenin değerli insanlarının fikirlerinin katıldığı, bütçeyi en iyi şekilde yerel yönetimin güçlendirildiği modelleri de 14 Mayıs’tan sonra bu ülkeye biz kazandıracağız.
“İSTİKRAR, DEVLETİN SOPASIYLA HÜKÜMETİN ZORBALIĞIYLA SAĞLANMAZ”
İmamoğlu özellikle depreme ve afete hazırlık konusunda İstanbul’un ve Türkiye’nin önünde yapılması gereken çok büyük yatırımlar olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:
*Depremi en acı şekilde yaşayan şehirlerimizin ayağa kalkması, milyonlarca yurttaşımızı yeniden hayata en güçlü bir şekilde tutunmalarını sağlamak için büyük, akılcı ve stratejik yatırımlara ihtiyacımız var.
*Ülkemizde istikrarı sağlamadan bu büyük yatırımları sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde yapmak adına sağlıklı düşünceye sahip olan bir heyet ortada olmadan bizi başka felaketler bekler. Onun için bu iş tekil seslerinin çıktığı değil sağlıklı bir ekip, sağlıklı bir altyapı, bir yandan demokrasi dönüşümünü var eden, bir yandan bu bahsettiğim güçlü yatırımları yerine getirebilen karakterli bir süreci bu şehre kazandırmak en büyük idealimizdir.
*Ekonomiyi güçlendirmeden ülke yönetimine liyakati, hukuku ve adaleti hakim kılmadan demokrasiyi tam anlamıyla hayata geçirmeden ne istikrar sağlanabilir ne de doğru düzgün yatırım yapılabilir. 21'inci yüzyıldayız.
*Bu devirde istikrar, devletin sopasıyla hükümetin zorbalığıyla sağlanmaz. Devletimiz elbette güçlü olacaktır. Ama bu güç nedir biliyor musunuz? Bu güç; vatandaşına karşı değil afetlere, krizlere, sorunlara karşı güçlü olmak anlamına gelir. Biz vatandaşa karşı değil sorunlara karşı bir güçlü bir devlet var etmeliyiz.
*Enkaz başında çaresiz hale düşürülmüş vatandaş ya da '48 saat neredeydiniz' diye sorarak hepimizin başını öne eğdiren vatandaş haklıdır ve ona hakkını vermek zorundayız. Bu yapıyı hep birlikte değiştireceğiz.
*Türkiye 14 Mayıs’tan sonra başlayacak yeni dönemde 21'inci yüzyılın gereklerine uygun güçlü, adil, merhametli, ortak akla değer veren, liyakatli kadroların yönetici ve üretken olduğu bir devlet yapısına kavuşacak.
*Bunu hep beraber inanalım. İşte bu sayede istikrarlı, yatırım yapan, yatırım yapılan, adil ve çağdaş ve demokrat olduğu için dünyanın her yerinden sermayenin, sadece para satmak ya da sadece gayrimenkul olmak için değil üretim yapmak için koşa koşa geldiği, bu ülkenin bereketli bütçesiyle, bu ülkenin güzel insanlarıyla bu ülkenin üretken ve girişimci gençlerine yeni bir çağın, yeni bir dönemin kapılarını açan bir süreci sağlayan mutlu bir ülke olacağız, göreceksiniz. 86 milyon insanımıza, 16 milyon İstanbulluya mahcup olmayacağız.
YORUMLAR
Yorum Yap