Çin'deki Robotlar Domuz Klonladı'
"Klonlama sürecinin her adımı otomatikleştirildi ve insanın gerçekleştirdiği hiçbir operasyon sürece dahil edilmedi"
- | Son Güncelleme:
- | Yeni Günaydın
En büyük domuz eti tüketicisi olan Çin, üretim maliyetini düşürmek için endüstriyel ölçekte klonlamaya yöneldi (Unsplash)
Çin'deki Nankai Üniversitesi'nden araştırmacılar, robotları kullanarak domuzları klonlamayı başardı.
Üniversitenin Yapay Zeka Okulu'ndaki deneylerde kullanılan bir taşıyıcı dişi domuz, bu yıl mart ayında 7 klon domuz dünyaya getirdi.
Araştırma ekibinin üyesi Liu Yaowei, "Klonlama sürecinin her adımı otomatikleştirildi ve insanın gerçekleştirdiği hiçbir operasyon sürece dahil edilmedi" dedi.
Klonlamadaki atılım tartışmayı büyüttü: Mamutlar geri mi dönecek?
Böylelikle Çinli bilim insanları, tamamen robot tarafından klonlanmış dünyanın ilk domuzlarını üretmiş oldu.
Bu üniversite daha önce de robotlar aracılığıyla klonlanmış domuz yavruları üretmeyi başarmıştı. Ancak şimdiye dek klonlama sürecinin birçok bölümünde insanların da görev alması gerekiyordu.
Bu aynı zamanda klonlama işleminde hata payının da daha yüksek olduğu anlamına geliyordu.
Ancak ekip, artık tamamen robotların yönettiği bir klonlama işlemini mümkün kılmak için gerekli algoritmaları geliştirmeyi başardı.
Liu, "Yapay zeka destekli sistemimiz bir hücre içindeki gerilimi hesaplayabilir. Bu sayede robot klonlama işlemini tamamlarken minimum güç kullanır" diye konuştu:
Bu da insan elinin neden olduğu hücre hasarını azaltır.
Ayrıca araştırmacılara göre bu yeni sistem "somatik hücre nükleer transferi" diye bilinen geleneksel klonlama yönteminden daha kısa sürüyor.
Bu yeni gelişmenin Çin'e domuz eti tedariği için faydalı olacağı düşünülüyor.
Dünyanın en büyük domuz tüketicisi konumundaki ülke, yetiştirmek üzere domuz ithal ediyor. Bu da et tüketiminin maliyetini artırıyor.
2015'te ülkenin ilk klonlanmış domuzunun üretilmesinde de rol oynayan, Çin Tarım Bilimleri Akademisi'nden araştırmacı Pan Dengke, bu yeni sistemin devrim niteliğinde olabileceğini söyledi.
Dünyadaki ilk klon hayvan, nükleer transfer süreciyle yetiştik somatik bir hücreden klonlanan koyun Dolly olmuştu.
1996'da dünyaya gelen Dolly'yle birlikte klonlama teknolojisi de hız kazanmıştı.
Bilimsel araştırma alanlarında bu teknoloji özellikle genlerin işlevleri, genetik hastalıklar, gen terapisi, kanser, yaşlanma gibi konularda işlevli oluyor.
Ancak klonlama çalışmaları aynı zamanda etik tartışmalarını da beraberinde getiriyor.
Zira bazı uzmanlar hayvan sağlığı açısından klonlamanın riskli olduğunu vurguluyor.
Buna göre klonlanmış hayvanlar hastalıklara karşı daha dayanıksız olabiliyor.
Ayrıca yavrulama sırasında komplikasyonlar ortaya çıkabiliyor ve yavrular sakat doğabiliyor.
YORUMLAR
Yorum Yap