Beklenen Filmler Vizyonda!

Ev sinemasından vizyona bu hafta; Ahlaki kuralları olan bir katil; Geçmişe Dönüş

  • | Son Güncelleme:
  • | Yeni Günaydın

1993 yılında, Schindler'in Listesi adlı filmde, Holokost sırasında işgal altındaki Polonya'daki 1200 Yahudi'yi, Bohemya ve Moravya Protektorası'ndaki emaye ve mühimmat fabrikalarında istihdam ederek yaşamlarını kurtarmış olan Nazi Partisi üyesi bir Alman sanayici olan Oskar Schindler'e hayat verip beyazperdenin en büyük insan hakları koruyucularından birini çok hassas bir şekilde oynayarak Oscar'a aday olsa da birkaç önemli istisna dışında son yıllarda Liam Neeson'ın üstlendiği rollerin çoğunda artık bir benzerlik var.

Yıllar içinde oyuncu "Taken" ile başlayarak bir intikam sembolü olarak yeniden doğduktan sonra filmografisi "Taken" serisi de dahil olmak üzere sürükleyici aksiyon filmleriyle dolu olan Liam Neeson, kısa bir süre önce vizyona giren yeni filmi "Memory" ile bir Alzheimer hikâyesini oldukça etkileyici bir hale getiriyor ve uzun bir aradan sonra yeniden en dikkate değer performansını ortaya koyuyor.
Ahlaki kuralları olan bir katil; Geçmişe Dönüş

Yönetmen: Martin Campbell / Oyuncular: Liam Neeson, Guy Pearce, Taj Atwal, Harold Torres, Ray Fearon, Monica Bellucci, Ray Stevenson, Mia Sanchez, Daniel De Bourg, Natalie Anderson, Rebecca Calder, Scot Williams, Doug Rao, Atanas Srebrev, Lee Boardman, Stella Stocker, Josh Taylor, Vladimir Mihaylov, Josh Macrena, J.R. Esposito, Antonio Jaramillo, Tudor Chirila, Sofia Soltess, Lyubomir Bachvarov, Sigal Diamant, Mariana Krumova, Dana Velinova, Kate Nichols, Neda Spasova, Devina Vassileva, Dee, Raluca Aprodu, Michael Robertson, Louis Mandylor, Kalina Stancheva, Rosen Kovachev, Trevor Van Uden, Kent Sherwood, Robert Kelty, Clayton Shane, Alex Apostle, Jefrey Soltess, Emilia Klayn, Sol E. Romero, Petar Kirilov, Dimitar Sulev, Iliyana Koleva, Ralitsa Popova, Fady Naguib, Jake Tapper / Süre: 114 dakika

Ahlak ve hafıza ikileminde bir ölüm kalım mücadelesi…

Küresel yayıncılık ve içerik dağıtımı şirketi SPI International, bünyesinde bulundurduğu film ve dizi kanalı FilmBox ve Türkiye'nin önde gelen dağıtıcı şirketlerinden TME Films iş birliğinde Türkiye'ye getirilen ve bu hafta sinemalarda izleyebileceğiniz filmlerden biri olan Memory; hayatını değiştirerek emekli olmaya hazırlanan suikastçı Alex Lewis'in son bir işi kabul ettikten sonra başından geçenleri konu ediniyor.

Teksas, El Paso'da yaşayan Alex Lewis hayatını değiştirmek üzere olan soğukkanlı kiralık bir suikastçıdır, ancak Alex tam emekli olmayı planlarken unutulmaya yüz tutmuş bir hatırayla yüzleşir.
Alex, şiddet ve gizlilikle geçen uzun kariyerini sonlandırmaya karar vermişken eski bir bağlantısı ona son bir görev verir ama bu son iş, Alex'in anlaştığı işten farklıdır; sınırın güneyindeki bir çocuk fuhuş çetesinden zengin, nüfuzlu bir El Paso emlak patronu ve oğluna uzanan bir istismarın izini bulduğunda, Alex, ajan Vincent Serra liderliğinde yönetilen bir FBI ekibini gizlice doğru hedefe yönlendirir.

Bu süre içinde ayrıntıları hatırlayamaması onu daha büyük bir tehlikeye atsa da Alex, bir ömür boyu gölgelerde kazandığı becerilerini çirkin bir sırrı aydınlığa çıkarmak için kullanır, ama bunu güçlü düşmanları kendisini yok etmeden ve Serra'nın gizli görevini açık etmeden yapmalıdır.

Nihayetinde kiralık bir suikastçı olan Alex tehlikeli bir suç örgütü için üstlendiği bu yeni görevinde gerçekte neler olup bittiğini öğrendiğinde bu işi tamamlamayı reddettiği zaman hedef haline gelir.
Alex kendisinin bir kahraman olmadığını biliyorsa da dünyada ondan daha kötü insanlar olduğunu gördüğünde kolluk kuvvetlerinin başaramadığını başarmaya çalışan bir tür acımasız temizlik görevlisi haline gelir.

Böylelikle Alex, hayatta kalmak için kendisini öldürmek isteyenlerin peşine düşmek zorunda kalır, ancak ciddi bir hafıza kaybı yaşayan Alex için bu süreçte her şey onun için daha da zorlaşır.

Hafızası ona ihanet etmeye devam ederken ve ayrıntılar güç geçtikçe daha da bulanıklaşırken Alex, güvenebileceği kişileri bulmak için çabalamak zorunda kalır.
Orijinal filmdekinden çok farklı bir bakış açısı

Hikâyede heyecan var ama gerçekten içinde aksiyon parçaları olan bir psikolojik gerilim…

"Casino Royale", "Goldeneye", "The Mask of Zorro", "The Legend of Zorro" ve "The Protégé" gibi gişe rekortmenlerinin ve aksiyon gerilim filmlerinin usta yönetmeni Martin Campbell bu film için yönetmen koltuğuna oturmadan önce bir sonraki film projesini arıyordu.

Aradığı hikâyeyi denizaşırı bir ülkede buldu ve bu hikâyeyi dünyanın başka bir yerinde hayal etti.

Ardından bir yıldız, büyük ve yeni bir oyuncu kadrosu ve filmi tamamen unutulmaz kılacak bir atmosfer ile bu hikâyeyi kendisine özgü tarzıyla yeniden yorumladı.

2003 yılında vizyona giren Belçika gerilim filmi Bir Katilin Hafızası (De Zaak Alzheimer), yönetmen Erik Van Looy'un yazar Jef Geeraerts'in 1985 tarihli aynı adlı kitabının film uyarlamasıydı.

Türünde bir klasik olarak kabul edilen ve Avrupa'da birçok ödül kazanan bu gerilim filmi, çarpıcılığı, zengin karakterleri ve dolambaçlı olay örgüsü ile Campbell'ın de dikkatini çekti.

Campbell, senarist Dario Scardapane'i zengin ve güçlü bir ailenin bir çocuk fuhuş davası ile bağlantısının ve FBI'nın bu aileyi alaşağı etme çabasının ortasında kalan Alzeheimer hastalığının ilk aşamasındaki bir suikastçının hikâyesini uyarlaması için bu projeye dâhil etti.

Bu mükemmel Belçika filminden yola çıkan Campbell ve Dario Scardapane hikâyeyi El Paso, Teksas ve kuzey Meksika sınırına göre uyarladı.

Hikâyede aynı olan temel unsurlar var, ancak elbette birçok değişiklik de var; he şeyden önce filmin finali çok farklı ve orijinal filmdekinden sayıca çok daha fazla olan aksiyonun tümü Martin Campbell'in kendine has yorumlarıyla geliştirilmiş durumda.

İlk bakışta "Memory", karakterinin belirli becerilere sahip olduğu, çoğunlukla insanları öldürmeyi içeren başka bir Liam Neeson filmi gibi görünüyor ki aslında öyle, ama aynı zamanda farklı bir şey ve daha fazlası da var.

Dolayısıyla genel olarak baktığımızda bu sadece bir aksiyon filmi değil aynı zamanda derinlikli bir psikolojik gerilim çalışması.

Bu yüzden bu işi yıllardır yapan bir adam olmasına rağmen Alex sadece bir silah alıp insanları öldürmüyor çünkü alt metninde Alzheimer hastalığının etkilerini işleyen filmin heyecan ve aksiyon dolu olay örgüsü, zihni zayıflarken vicdanı güçlenen bir kiralık katilin yaşadığı ahlaki çıkmaz üzerine kurulu.


Aksiyon filmlerinin prestijli ismi

Şimdilerde yaklaşık yetmiş yaşındaki Liam Neeson'ın başrolde olduğu bu filmde başka bir B-film aksiyon oyuncusundan daha fazlası olduğunu izleyicilerine gösteren Liam Neeson sadece aksiyon filmlerinin prestijli ismi olmakla kalmıyor, aynı zamanda göğüs göğüse dövüştüğü sahnelerde hala ondan yaşça küçük kibirli serserileri nasıl alt edebileceğini de ustalıkla kanıtlıyor.

Ve hayatını para için insanları öldürmek için harcayan birinin ne kadar iyi olabileceği meşru bir soru olsa da onun iyi ve kötü arasındaki çizgiyi aştığını görmek filmi oldukça ilgi çekici bir hale getiriyor.

Öfke ve kefaret hakkında yoğun bir aksiyon-drama olan filmde usta yönetmen Martin Campbell'in ilk kez birlikte çalıştığı Hollywood'un yaşayan efsanelerinden Liam Neeson'a Monica Belluci ve Guy Pearce eşlik ediyor.

Hafıza sorunlarını merkez alan bir diğer kült film, Akıl Defteri'nin (Memento) başrol oyuncusu Guy Pearce'ın bu filmde ajan Serra rolünü üstlenmesi de Geçmişe Dönüş'ün bir diğer ilginç özelliğini oluşturuyor.

Meksikalı fuhuş çetesiyle ilgili soruşturması beklenmedik bir şekilde onu suikastçıyla uzaktan da olsa kolay olmayan bir ortaklık kurmaya zorlayan FBI Ajanı Vincent Serra rolü ile Guy Pearce dünyadan bıkmış cesur bir karaktere hayat veriyor.

Orijinal filmde polis olarak harika bir Belçikalı aktör vardı ve işinde mükemmeldi, ama daha gençti ve mesleğinden kaynaklı hiçbir duygusal yarası ya da acısı yoktu.

Martin Campbell kendi filminde, orijinal filmdekinden çok farklı bir bakış açısı ile karaktarlere farklı bir boyut katıyor ve Serra rolündeki Guy Pearce ise bu işi çok uzun yıllardır yaptığını izleyiciye hissettiriyor; kusurlu bir hukuk sistemiyle uğraşıyor ve bu yüzden yaraları var, acı çekmiş, sistem onun gibi çalışkan polisleri alt ediyor ama o savaşmaya devam ediyor.

Ve Martin Campbell bu hikâyede patronunun Serra'dan hoşlanmadığını ve her şeyin tepetaklak gideceğini açıkça izleyiciye göstermekten kaçınmıyor.

Nihayetinde Serra, güçlerini Alex Lewis ile birleştirdiğinde şeytanla bir anlaşma yapıyor ve böylelikle Serra gri bir alana giriyor ve bunu yapmak için her kuralı yıkıyor.
Haftanın diğer filmleri

Birbirinden farklı filmlere ev sahipliği yapan sinema salonları farklı türlerden merakla beklenen yerli ve yabancı filmleri sinemaseverlerin beğenisine sunarken çevrimiçi dijital platformlar da vizyona girememiş en yeni filmleri izleyiciyle buluşturmaya devam ediyor.

Vizyonda yer alan filmlerin yanı sıra, "41 Kere Maşallah", "Asi Prenses", "Geçmişe Dönüş", "Mühr-ü Musallat - Perihan", "Okul Tıraşı", "Senkronik", "Son Seans: MTTH", "X" ve "Yaşamaya Bak" gibi filmler bu hafta vizyonda kendine yer buluyor.

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz