BMGK'de Mescid-i Aksa Tartışması!

İsrail'de radikal sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in Mescid-i Aksa'ya girmesi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) de tansiyonları yükseltti.

Perşembe günü düzenlenen BMGK toplantısında Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, İsrail'in bu hamleyle Filistinlileri, BMGK'yi ve tüm uluslararası topluluğu aşağıladığını öne sürdü.

Mansur, açıklamasında BMGK'nin tavrını da eleştirerek şu ifadeleri kullandı:

BMGK'nin 'Yeter' deyip harekete geçmesi için İsrail'in daha ne kadar fazla ihlal yapması gerekiyor? Ne zaman adım atacaksınız? İsrail, Filistinlilere karşı büyük bir saygısızlık yaptı. Uluslararası hukukun ve Mescid-i Aksa'nın kutsallığını çiğnediler. Buna rağmen konsey hâlâ adım atmadı.

"Halkımızın sabrı tükendi" diyen Filistinli temsilci, İsrail'in yasadışı şekilde Kudüs'ün karakterini değiştirmeye çalıştığını da savundu.

İsrail'in BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan ise Mansur'un sözlerine tepki göstererek, Filistin'i "Yahudi tarihini silmek için zehirleyici bir kampanya yürütmekle" suçladı.

Ben-Gvir'in ziyaretinin Mescid-i Aksa'nın statükosuyla uyumlu olduğunu ve yasaları ihlal eden bir durum bulunmadığını öne süren Erdan, şöyle konuştu:

Ortada bir olay yokken güvenlik konseyi toplantısı yapılması tamamen saçma bir şey. Bu kısa ve tamamen yasal ziyaretin konseyin toplanmasına yol açması acınası bir durum. Aklımızla dalga geçiliyor.

BMGK'deki tartışma, Ben-Gvir'in salı günü yoğun polis koruması altında Mescid-i Aksa'ya girmesinin ardından geldi.

Filistin, ırkçı söylemleriyle tanınan Yahudi Gücü partisi liderinin yaptıklarını "baskın ve provokasyon" diye nitelemişti. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ysa ziyaretin Mescid-i Aksa'nın statükosunu değiştirmeye yönelik bir hamle olmadığını savunmuştu.

Ben-Gvir'in 13 dakikalık ziyaretine ABD ve Türkiye'den de tepki gelmişti.

Mescid-i Aksa, İsrail ve Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış anlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığı'na bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nin himayesinde.

Ancak Yahudiler, İsrail'in tek taraflı hamleleri ve bazı fanatik Yahudi örgütlerinin girişimleriyle, 2003'ten bu yana İslami Vakıflar İdaresi'nin izni olmadan polis eşliğinde buraya giriyor.