Ali Müfit Gürtuna Depremle İlgili Konuştu!
Gürtuna, Kahramanmaraş depremini devlet ve belediyelerce gerçekleştirilmiş bir katliam olarak değerlendirdi.
- | Son Güncelleme:
- | Yeni Günaydın
İBB Eski Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna, 35 binin üzerinde cana mal olan Kahramanmaraş depremini devlet ve belediyelerce gerçekleştirilmiş bir katliam olarak değerlendirdi
Kahramanmaraş merkezli deprem faciasının ardından gözler İstanbul’a çevrildi. Beklenen büyük İstanbul depremi öncesinde kurumlar ne gibi hazırlıklar yaptı ne gibi önlemler aldı? Kuzey Marmara Fay Hattı’nda bulunan İstanbul için bilim insanları 7 ile 7,4 arasında bir deprem beklediklerini öngörmekte. Yapı stoğunun yüzde 70’i imar kanunlarına uygun olmayan İstanbul’da depreme hazırlık ne aşamadaydı? İstanbul’da da yıkıma neden olan Gölcük Depreminin ardından geçen 24 yılda neler yapıldı? Bu sorulara en uygun cevabı verecek isime ulaştık: İBB Eski Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna. Gölcük Depreminde İBB Başkanı olan Gürtuna, 35 binin üzerinde cana mal olan Kahramanmaraş depremini devlet ve belediyelerce gerçekleştirilmiş bir katliam olarak değerlendirdi. Gürtuna, “Bizim dönemimizde 5 yıllık bir araştırmayla hazırlanan Deprem Master Planı dikkate alınsaydı kayıplarımız binde bir oranında olurdu. Planımız uygulansa balçık zeminli Amik Ovasını imara açamaz, fay üzerinde inşaat yapamazdınız…Bilimden koparsanız bunların yaşanmasının önüne geçemezsiniz” dedi. Gürtuna’nın açıklaması şöyle:
Biz de Hazırlıksız Yakalanmıştık
Gölcük Depreminin İstanbul’da da yıkıma neden olmasıyla büyük bir panik yaşadıklarını anlatan Gürtuna, “Depreme, devletin olduğu gibi biz de hazırlıksız yakalanmıştık. Ne arama kurtarma ekiplerimiz ne teknik donanım ne de acil eylem planımızın olmadığı gördük. Şehri depremden en az kayıpla atlatacak kurum bizdik ve vakit kaybetmeden dünyada depreme ne gibi hazırlıklar yapıldığını araştırmaya başladık. İlk olarak olası bir depreme hızlı müdahaleler için şehrin dört bir yanına Deprem Konteynerleri yerleştirmeye başladık. Konteyner sayısı kısa bir sürede 2000 rakamına ulaştı. Şimdi öğrendim ki bu konteynerler hırsızlarca yağmalanmış ve sayıları 500’e düşmüş. Özetle; depremde elimizde hiçbir şey yoktu. Ve çok kötü yakalanmıştık. Gölcük Depreminin hemen ardından dünyadaki deprem ülkelerinde yapılan hazırlıkları incelemeye başladık. Bu konuda organizasyon anlamında en ileri ülkenin ABD California eyaletinde olduğunu öğrendik. Derhal bir ekip oluşturarak buradaki afet hazırlık ve yönetim sistemini inceledik. Gördük ki dünyadaki en iyi organizasyon California’daydı. İncelememizin hemen ardından bu sistemi İtfaiye Daire Başkanlığımız çatısında oluşturduk. Ardından sadece depremle değil tüm afetlerle mücadele merkezi dönüştürerek Türkiye’nin ilk Afet Koordinasyon Merkezi olacak olan AKOM’u 2000 Şubat’ında kurduk. Ardından olası bir deprem öncesinde neler yapılması gereği üzerine üniversitelerimiz bazında bilim insanlarıyla toplantılar yapmaya başladık. Mesela, dünyanın en önemli teknik üniversitelerinden biri kabul edilen M.I.T. ile temas kurarak olası bir İstanbul depremi öncesinde neler yapılması gereği konusunda danışmanlık aldık. Ardından Çin ve Japon bilim insanlarını çalışmalarımıza dahil ettik. İTÜ, ODTÜ, Boğaziçi Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi projemize büyük destek verdi. Böylece 1999 Gölcük Depreminin hemen ardından Türkiye’nin en büyük araştırma grubunu oluşturarak yoğun tempolu bilimsel araştırma başlattık. Bu çok yönlü bilimsel araştırma beş yıl sürdü. Bu çalışma için İBB 100 milyon dolara yakın bir harcama yaptı. Kısıtlı imkanlara sahip İBB, İstanbul’un deprem hazır olması için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadı.
Medyaradar
YORUMLAR
Yorum Yap