Adnan Oktar Davasında Gizemli İsveçli: Ses Kaydı Skandalı!

Adnan Oktar Suç örgütüne yönelik “güncel yapılanma” davası dün başladı. Davanın ilk duruşmasında konuşan Adnan Oktar Van'daki cezaevinde ağır şartlarda kaldığını dile getirdi. Duruşma devam ederken mahkeme salonunda İsveç uyruklu birinin yasa dışı şekilde ses kaydı aldığı öğrenildi.

Adnan Oktar Suç örgütüne yönelik “güncel yapılanma” davası dün İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesinde başladı.

24 Mayıs Cuma gününe kadar sürecek davanın ilk duruşmasında konuşan Adnan Oktar, Van’daki cezaevinde ağır şartlarda kaldığını belirtti ve şunları söyledi: “Normalde cezaevinde kapıları görevliler bana açardı. Şimdi kapıları bana açtırıyorlar. Erzurum Cezaevi'nde cezaevi müdürü bana ödül vermişti. Burada çok sıkı güvenlik var üstümü arıyorlar sürekli.”

İSVEÇLİ BİRİ KAYIT ALDI

Dün duruşma devam ederken mahkeme salonunda İsveç uyruklu birinin yasa dışı şekilde ses kaydı aldığı öğrenildi.

Mahkeme heyetinin müdahalesi sonucu telefonu elinden alınan şahsın, ses kayıtlarını başka kimselere gönderdiği ortaya çıktı.

Aydınlık’ta yer alan habere göre, sanık avukatının, "Büyütmeye gerek yok" demesi üzerine tartışma çıktı. Mahkeme başkanı, "Siz, biz avukat hakim olarak İsveç'te bir şey yapalım bakalım bize neler yapıyorlar. Türkiye kadar özgürlükçü bir ülke yok. Sanık o kadar İngiliz derin devleti anlattı, nerden bilelim bunların da İsveç derin devleti olmadıklarını" diye yanıt verdi.

31,5 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

İddianamede, sanıklar Adnan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna'nın "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" suçundan 5 yıldan 12'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. 

Bu kişilerin ayrıca, Türk Ceza Kanununun (TCK) ilgili maddesi uyarınca, örgüt üyelerinin örgütün faaliyeti çerçevesinde işlediği bütün suçlarından dolayı fail olarak cezalandırılması da talep edildi. 

Adnan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna'nın bu kapsamda, "örgütün veya amacının propagandasını yapma" suçundan 10,5 yıldan 31,5'ar yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, diğer 17 sanığın "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma", "örgüte yardım" ve "örgütün veya amacının propagandasını yapma" gibi suçlardan farklı oranlarda hapisle cezalandırılması talebi de yer aldı.